Değerli okurlarımız; Acısı ve tatlısıyla birkaç gün sonra , bir koca yılı daha geride bırakacağız.
Dünya'daki kargaşa, Ortadoğu'daki karışıklık, Rusya-Ukrayna savaşı, Filistin'e İsrail'in yapmış olduğu katliam, Ekonomik dar boğaz, 6 Şubat ta hepimizi derinden etkileyen, canlarımızı kaybettğimiz, sosyal hayatımıza köklü bir darbe vuran bu doğal afetle 2023 yılı bizi çok yordu...Bu yıldan memnun olan hemen hemen yok gibi. Bu yokluğa birde gün geçtikçe hasretini çektiğimiz, SEVGİ ve SAYGI da eklenince kendimizi bir bunalım içinde hissediyoruz. Bari sevgi ve saygı içinde bir hayat için, birbirimizle olan ilişkilerde titizlik gösterip yaşasak ne güzel olur değilmi?... O halde bu söyleyeceklerim hepimiz için...Yaşamımızı kolaylaştırıp, bakış açımızı sevgi ve saygıya dayandırırsak, daha pozitif bir yaşam ve hayat sürdürebiliriz...
Severken sevmeli insan, korkmadan nedensiz, niçinsiz sevmeli. Sonra birde düşünmeli bu hayatın yükünün aslında çok ağır olduğunu. Sevginin, şefkatin insanın bu hayat yükünü nasıl azalttığını. Paylaşmanın erdemini de bilmeli insan. Paylaşınca acıların azaldığını, mutluluğun ise arttığının farkına varmalı. Yaşam kısa ve zor. Biz onu daha da zorlaştırmayalım. Tüm çabalarımız hayat denen serüveni dengede yaşayabilmekde. Bunun şifresi azlarımızı çoğaltmak, çoklarımızıda azaltarak dengede ve dingin bir hayat sürmekte. Hayat çizgisi iki gerçek arasında dengede kendini bulur. Bu gerçekler doğum ve ölmektir. INSAN bu uzun ve ince yolda tozlu topraklı yollardan geçer, bazende Babilin asma bahçelerinde dolaşırmışcasına mutlu hisseder kendini. Ama herşey bu dünyada insan hayatı gibi sonludur. Bu gerçek değiştirilemez sadece felsefesi yapılır. Haydi o zaman, dengede bir hayat için SEVGİ ve saygının olduğu denizlere, maviliklerin derinliklerinde kaybolmaya...
Yeni yılın Dünya'mız ve Ülkemiz için hayırlara vesile olmasını dilerken, Sevginin ve saygının hayatımızın her alanında var olacağı bir 2024 yılı temenni ediyorum.