Eski Milli Eğitim Bakanımız gitti yerine yeni Milli Eğitim Bakanı atandı. Yeni Milli Eğitim Bakanımızdan vatandaş ve öğrenci velisi olarak beklediklerimiz.
4+4+4 uygulaması eğitime getirilirken okullarda bir karmaşa yarattı. Daha önce ilköğretim okulu altında eğitim gören tüm okullar ilkokul ve ortaokul olarak ayrılmak zorunda kaldı. Okul olarak hangi ismi alacağı belirsiz oldu. Gelelim Öğretmen sorununa, sınıf öğretmeni orta okulun derslerine girmiyor, ortaokul için branş öğretmeni olması lazım. Yeteri kadar branş öğretmeni olmadığı için ya dışarıdan öğretmen temin etmek gerek ve ya öğretmeni olmayan dersler boş geçmek zorunda kaldı. İlkokul Müdürü okuluna Müdür olarak bakıyor ama ortaokulun Müdürü yok işte bir karmaşa da bu. Okullar ayrılacaksa şimdi de okul sorunu var gerekli okul olmadığı için çocuklar nerede okuyacak.
İşte bu hazırlıklar yapılmadan pat diye bu öğretim sistemi getirildi. O nedenle okullar karmakarışık oldu. Öğrenciler de aynı akıbete uğradı. Vel hasıl bir karışıklıktır gidiyor. İnşallah yeni bakanımız bunlara bir çözüm getirir ve bu karışıklık ortadan kalkar, hem okul idarecileri hem Öğretmenler ve öğrenciler ve velileri rahat eder.
İkinci konu okullardaki serbest kıyafet sorunu, bu sorun da eski bakanımız tarafında incelenmeden ve soruşturmadan pat diye uygulanmaya başlandı. Yine bu konuda okul idarecilerini zor duruma soktu. İdareciler okuluna gelen öğrenci mi tinerci mi ve ya hırlı mı hırsız mı tanımaz oldular, en çok şikâyette bu. Daha önce her okulun kendi kıyafeti vardı. O nedenle okula giren çıkan belli oluyordu. Şimdi bu ortadan kalktı o nedenle bütün okul idarecileri ve veliler şikâyetçi.
Öğrencilere gelince, okullarda zengin fakir farklı olmaya başlandı. Yani sınıf farkı yaratıldı. Öğrencilerimiz her gördüğü kıyafeti gerek televizyonda gerekse sokakta görünce kendisinin de o kıyafeti giymek istiyor. Durumu iyi olan ailelerin çocukları bu yeni kıyafetleri alabiliyorlar, ailenin de maddi durumu iyi olduğu için alabiliyor. Hatta bu aile çocukları kıyafet yarışına gidiyorlar. Gençtir hiçbir şey hesap etmeden her kıyafeti giymek ister ama durumu iyi olmayan çocuklar onların yanında eski ve ya modası geçmiş kıyafetle okula gelince başlıyor bir kıskançlık bu durum çocukların moralini bozduğu gibi başarısını da etkiliyor.
Kıyafet serbestliği gelmeden önce her okulun kendine göre belirlediği bir kıyafet vardı. Zengin çocuğu da fakir çocuğu da aynı kıyafeti giydiği için bir ayrım yapılmıyordu. Ve aynı zamanda okul idareleri kendi talebelerini kıyafetlerinden nerede olursa olsun tanıyabiliyorlardı.
Gelelim bu uygulama ile maddiyata okul kıyafetleri yetmiş seksen liraya bir okul kıyafetini alıyor ve bu kıyafeti iki üç yıl giyebiliyordu. Hatta çocuklar büyüyünce aynı kıyafeti geride çocukları varsa onlarda giyebiliyorlardı.
Ama şimdi serbest kıyafet uygulanınca öğrenci bir yazlık bir kışlık kıyafet almak zorunda kalıyor. Yani senede iki kıyafet, her biri yetmiş beş liradan eder yılda yüz elli lira eder iki yılda üç yüz lira. Bu veliler için bir maddi zarar değil mi? Hal bu ki bunu yetmiş seksen lira ile karşılıya biliyordu. İşte yeni bakanımız inşallah bu duruma da el atarak bir çözüm yolu bulacaktır. Sayın bakanımızın tutum ve davranışları buna bir çare bulacağı yönünde o nedenle bu soruna da bir çözüm bekliyoruz.
Diğer bir sorun üniversite giriş sınavları ise o da başka bir sorun her yıl ayrı, ayrı uygulamalarla öğrencilere tedirgin ediliyor. İmtihan şekli, nasıl olacak ona göre hazırlanamıyor belki o nedenle de başarı oranı düşüyor. Bu soruna da kalıcı bir çözüm geleceği ümidi ile yani bakanımıza görevinde başarılar diliyor ve bakanlığının kendisi ve millet için hayırlı olması dileği ile saygılar sunarım.