Evet, saygıdeğer okurlarım. Bir kötülüğü önlemenin en güzel yolu da iyilik yapmaktır. Hani ya bizim bir atasözümüzde de; "İyiliğe iyilik her kişinin karı ama iyiliğe kötülük ise er kişinin karıdır" derler ya. İyilik yüceler yücesi rabbimizin insanların fıtratına yerleştirmiş olduğu çok güzel bir haslettir. Kötülük ise insanların kalbine sonradan bulaşan siyah bir lekedir. Evet, iyilik çok güzel bir fıtratın sahibi olarak yüce rabbimize sadakattir, ama kötülük ise bu sadakati kaybetmektir. İyilik yeryüzündeki şerri, belayı ve kötülüğü silecek olan en güzel Allah'ın da sevdiği bir güçtür. Fakat kötülüğün kaderi ise iyilik karşısında her zaman ve her yerde hüsrandır, mağlubiyettir.
Allah Zülcelal Hazretleri Kuran-ı Kerim'in Bakara Suresi 177. ayetinde şöyle buyurmaktadır; "Yüzlerinizi doğuya, batıya çevirmek erdemlilik değildir. Asıl erdemli kişi Allah'a, ahret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden, sevdiği maldan yakın akrabalara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, yardım isteyenlere ve özgürlüğünü kaybetmiş olanlara harcayan, namazı kılıp zekatı verendir. Böyleleri anlaşma yaptıklarında sözlerini de tutarlar. Darlıkta, hastalıkta ve savaş zamanında sabrederler. İşte doğru olanlar da bunlardır ve işte takva sahipleri de bunlardır."
Evet, saygıdeğer okurlarım, doğru erdemli ve takva sahibi olan insanların çok önemli olan vasıfları, ibadetleri, hal ve davranışları sıralanıyor. Namaz kılarken kıbleye dönmek önemli olduğu halde bunun riayeti gerekli de olsa, bir şekil olduğu, dinin özünün ise sağlam iman, güzel ahlak ve ibadetlerin teşkil ettiği canlı bir şekilde açıklanmış oluyor. Aynı zamanda yukarıdaki ayeti kerimede her mümin için gerekli iman ve ilmihalin en önemli esaslarını toplamış bulunmaktadır. Ayrıca "BİRR" kelimesi ile ifade buyrulan bütün hayır ve hasenatların Allah Zülcelal Hazretlerinin rızasına uygun olan amellerin hepsi de bu ayeti kerimede toplanmıştır. Bu ayetin gelmesi ile Peygamberimiz (S.A.V.) şöyle buyurmuşlardır; "Her kim bu ayet ile amel ederse imanını kemale erdirmiş olur."
Evet, Allah Zülcelal Hazretleri katında en yüksek mertebeye erişmenin ve onun rızasını kazanmanın en başta gelen şartı yüzünü doğuya ve batıya çevirmekten ziyade, işte ona teveccüh edip evvela ona tam manasıyla inanıp iman etmektir. Allah Zülcelal'a imandan sonra ise ahrette öldükten sonra dirilmeye, onun meleklerine, göndermiş olduğu kitaplarına ve peygamberlerine iman ederek tam manasıyla iman edip bağlanmaktır. İşte imandan sonra da imanın belirtileri olan ibadetler ve Salih ameller gelir. Aynı zamanda bunların başında da helalinden mal kazanıp seve seve yakın akrabaya muhtaç olan yetimlere, fakirlikten kımıldanamayacak kimselere, ihtiyaç ve yokluk münasebetiyle dilenenlere, ayrıca esir ve köleleri esaretten kurtarmaya harcamak gelmektedir. Bilahare ise dinimizin direği olan namazın dosdoğru olarak kılmak, farz olan zekatını da hakkı ile vermek gelmektedir.
Evet, BİRR ve ihsanın diğer bir şartı da söz verdiğinde anlaşma yaptığında, sözüne ve ahdine riayet eder. Yerine getirir. Ahde Vefa diye adlandırılan sözünü yerine getirmenin İslam'daki yerine burada bir defa daha işaret edilerek BİRR'in şartları arasında zikredilen her yönden dikkat çekicidir. BİRR'in son şartı ise sabır zikredilir. Fakirlik, eziyetler, sıkıntılar, hastalık, kötürümlük gibi zaruret hallerinde ve düşmana karşı savaş esnasında ve diğer felaket ve şiddet zamanlarında tahammül edip sabredebilmek, bunların da Allah Zülcelal Hazretlerinin bir imtihanı olduğunu kabul edip katlanabilmekte evet, hakiki Müslümanların gösterecekleri Allah tarafından beğenilen olgun hareketlerdir. Esasında bu ayetin geliş sebebi olarak ehli kitabın kıble meselesini tekrar tekrar ele alarak hiç bir kavmin kendi kıblesinin üstünlüğünü ileri sürmeleri rahatsız etmeleri üzerine geldiği ve böylece de yüzlerin doğuya batıya çevrilmesinin birinci derece bir önemi olmadığı kesin olarak açıklanmış oluyor.
Evet, bu akşam Regaib Kandili. Regaib'in Türkçe izahı kendisine rağbet edilen şey, çok değerli bağış manasına geldiği gibi, dini görüş olarak da çok bol sevap ve mükafat en faziletli amel manalarında kullanılmış olup, Hicri takvime göre de 7. ay olan Recep ayının ilk Perşembesini Cuma'ya bağlayan geceye ad olarak verilmiştir.
Peygamberimiz (S.A.V.) şöyle buyurmuştur; "5 gece vardır ki onlarda yapılan dualar geri çevrilmez. Bunlar ise Receb'in ilk Cuma gecesi, Regaib Gecesi, Şaban'ın ortasında bulunan Berat Gecesi, Cuma geceleri, Ramzaman Bayramı ve Kurban Bayramı geceleridir." Bütün Müslüman camiasının ve okurlarımın Regaib Kandilini kutlar, sağlık, sıhhat ve esenlikler dilerim. Saygılarımla.