Evet, saygıdeğer okurlarım. Eski oda sohbetlerinden dinlediğim Seyid Emir Külal büyük velilerdendir. Ayrıca insanları hakka davet eden ve daima doğru yolu göstererek saadete kavuşturan ve kendiliğine Sinsilei Aliyye denilen büyük alim ve velilerden olup aynı zamanda Hazreti Hüseyin soyundan olarak evliyalarında 14.sü dür. Hemde evliyaların en meşhurlarından olan Muhammed Baba Semasinin talebesidir.
Seyid Emir Külali Hazretlerinin doğumu kati olarak bilinmemekle beraber Miladi 1370, Hicri 772de Buharanın Suhari kasabasında vefat etmiştir. Çok büyük bir alim ve mürşidi kamil olup her anını İslamiyete uygun olarak geçirmiştir.
Evet, pekçok kimseler o mübarek zatın sohbet ve derslerinde kemale ermiştir. O zatın üstün hallerini gösterende çok menkıbesi vardır. Mesela annesi şöyle anlatmıştır. Emir Külal’e hamile iken şüpheli bir lokma yesem karın ağrısına tutulurdum o lokmayı midemden geri çıkarmadıkça karın ağrısından kurtulamazdım. Ve bu halde başımdan üç defa geçti. Sonra ise çok temiz ve hayırlı bir bebeğe hamile olduğumu anladım. Ve bunun üzerine de yediğim lokmaların helalden olmasına çok özen gösterdim. Salih bir zat olan Baba Seyyid Hamza medineden gelip buharanın Epşene köyüne yerleşmiştir.
Devrin çok meşhur velisi olan Seyyid Ata beraberinde o zamanın en meşhur zatları ile büyük bir cemaat olarak emir külal hazretlerinin babası Seyyid Hamzanın bulunduğu köyden geçiyordu bu yolculuğu sırasında tanışıp dost oldular. Bundan sonrada Seyyid Ata’nın her nezaman yolu oraya düşşe evvela dosdoğru seyid hamzanın evine gider başkaları ile bilahare görüşürdü. Yine bir defasında Epşane köyüne uğrayarak Seyyid Hamzanın yanına gitmişti, işte bu gelişinde ona bir müjde verip ey sayın kardeşim Allah Zülcelal Hazretleri sana şanı pek yüce olacak bir evlat verecek cihan baştan başa onun hizmetine girecektir. Bu çocuğun doğduğu zaman ismini “EMİR KÜLAL” koy dedi.
Evet, aradan yıllar geçti Seyyid Hamzanın bir oğlu oldu. Seyyid Ata’nın işareti üzerine ismini “EMİR KÜLAL” koydu. Emir Külal onbeş yaşlarına gelince güreşmeye heves etmiş ve bu işle meşgul olurken. Halbuki böyle halde bulunmak kendisinin yüksek değerine uygun değildir. İşte kalbine bu düşüncenin gelmesi ile oturduğu yerde uyur. Rüyasında kıyametin koptuğunu ve göğsüne kadar bir bataklığa battığını görür. Çıkmaya çırpınırken o anda uyanır kendi kendine “ senin rüyanda gördüğün gün için pehlivanlık ediyorum senin gibi çamura bataklığa batmış olanları kuvvetle ve himmetle kurtarırım “ o zat ise Emir Külal’ın ellerine kapanıp töve istiğfar etmiştir.
Yine birgün güreş yapmakta iken o zamanın büyük alimlerinden olan Muhammed Baba Semmasi oradan geçmekte iken orada şöyle durup uzun müddet ayakta onu seyretmekte iken yanında bulunan talebeleri bu hale şaşıp aceba bu zatın güreşi seyretmesinin sebep ve hikmeti nedir? Diye düşündüler. Talebelerinin kalplerinden geçirdiğini anlayıp buyurduki bu meydanda öyle bir mert vardır ki pek çok kimse onun sohbetinin bereketi ile evliyalık konaklarının üstün mertebesine kavuşacaklardır. İşte onu bulunduğumuz yola bağlamak istiyorum onlar böyle konuşurken emir külalin gözleri muhammed baba semmasiye takıldı, onu görür görmez kalbi ona tutulup değişi verdi, hemen koşup yanına yaklaştı ve Muhammed Baba Semmasi’nin saygı ve hürmetle eğilip ellerine kapandı. Ve Muhammed Baba Semmasiye çok sadık bir talebe oldu hocasının 20 sene sohbetine ve derslerine devam etti.
Hocasına olan bağlılığı, temizliği, gayreti, ilme olan arzu ve isteği onu kısa zamanda olgunlaştırdı. İnsanlara doğru yolu gösteren çok kıymetli bir rehber oldu. Hocası Muhammed Baba Semmasi ölüncede onun yerşine geçip irşad vazifesi yaptı. İnsanların islam ahlakı ile ahlaklanmasını kalbin ve ruhun bütün kötü huylardan kurtulmasını, Alllah Zülcelal Hazretlerinin rızası için güzel iş ve ibadet yapmayı sağlayan ve bu iş için lazım olan bilgileri öğreten tasavvuf ilminde çokta talebe yetiştirdi. Allah ondan razı olsun ve rahmetine kavuştursun. Yazıma bir şairin güzel şiiri ile son veriyorum.
Her yerde görürsem hasta garip ihtiyar
Çalış yardım etmeye elden geldiği kadar.
Ve nerde görürsen bir yetim öksüz yine,
Hatırlarını sorup derman ol dertlerineç.
İncitme hiç kimseyi hem kafir olsalarda
Zira hak tealanın kullarıdır onlarda.
Buyurdu ki, şimdide hayvanlara dikkat et,
Onlara karşı dahi besle şefkat merhamet,
Belki o hayvanlarda allahın mahlukudur
Eza, cefa edipte, onları etme mağdur.
Saygılarımla.
