Milli eğitim bakanlığı durmadan yeni, yeni kanun ve yönetmenlik çıkararak hem öğrencileri hem velileri hem öğretmenleri ve aynı zamanda vatandaşları şaşırıyor. Önce 4+4+4 diye bir kanun çıkardı, çocuklar beş yaşında okula gitmek zorunda oldular. Hal bu ki bu çocukların daha evlerinde anneleri altını bağlıyordu ama okula gitmeye başladı. Orada ne yapacak öğretmeni mi o çocuğun ihtiyacını giderecek?
İlkokul ayrıldı, ortaokul ayrıldı, öğretmen sıkıntısı başladı. Bunu da geçtik şimdi hangi okul ilkokul olacak hangi okul ortaokul olacak belli değil? Veli çocuğunu hangi okula gönderecek bilemiyor. okullarda müdürler ne olacak, branş öğretmeni bulunacak mı? Bu kadar öğretmen sıkıntısı içinde birde bu sıkıntı olacak işte bir sorun daha.
Okullarda kıyafet serbestliği geldi, her çocuk istediği kıyafetle okula gidebilecek. Hiç düşünülmeden verilen bir karar zengin çocukları günde bir kıyafet giyerek okula gelecek, ama durumu iyi olmayan ailelerin çocukları bunları gıbta ederek onlarda çeşitli kıyafet giymek isteyecek ve ailelerine baskı yapacak. Ama ailenin durumu iyi olmadığı için çocuğunun isteğini yerine getiremeyecek, o zaman zengin ile fakir arasında bir uçurum olacak ve öğrenci arasında bu durum gittikçe çoğalacak. Önceden tek tip kıyafet giyildiğinde zengin ile fakir aynı kıyafeti giydiği için böyle bir şey yoktu ve maddi yönden herkes aynı para ile en az o kıyafeti üç yıl giyebiliyordu. Şimdi ise serbest olan kıyafet te çocuklar modaya uymak için senede en az iki üç kıyafet değiştirecek. Önceleri elli altmış liraya alınan tek tip kıyafeti şimdi ise iki üç yılda beş altı defa değiştirse her kıyafet elli lira olsa yapar üç yüz lira, bunu hangi vatandaş karşılıya bilir?
Gelelim çocukların psikolojisine zengin çocukları ders düşünmeden moda takip edecek fakir çocukları ise arkadaşlarının giyimini giyemediği için ders çalışamayacak ve netice olarak eğitim düzeyi gerileyecek ve çocuklar arasında bir sınıf farkı doğacak.
Gelelim okullardaki disipline, önceleri her okulun öğrencisi kıyafetinden belli oluyordu ve her okul idaresi Öğrencisini tanıyor ve ne yapıyor nereye gidiyor takip edebiliyordu ama şimdi bu ortadan kalktı bunun haricinde okula girip çıkanları yine kıyafetinden biliyor ve tanıyorken şimdi giren çıkanı tanımak daha da zorlaşıyor. Okula tinerci mi geldi? Hırsız mı geldi? Uyuşturucu satan mı geldi? Belli olmayacak ve bu düşünceyi taşıyanlar okullarda cirit atacak ve gencecik çocuklarımızı baştan çıkaracaklar. Okul idaresi bunları tanımayacak ve yapacakları bu zararlı olayları önleyemeyecekler. Yine bir okulun öğrencisi diğer bir okula rahatça girip çıkabilecek işte o nedenle okullarda disiplin ortadan kalkacak. Bunlar öğrenci, Öğretmen Okul idaresi ve velilerin karşılaşacağı olaylar.
Gelelim esnafın durumuna esnaf okular için kıyafet yaptırdı, örnek olarak Bensi’yi verelim Bensi’de seksen okulun kıyafeti yaptırıldı. Bunlar ne olacak! Her esnafın elinde elli altmış bin liralık kıyafet var, bu bir servet! Bunlar elde kalacak birde bunların imalatını yapanları düşünün onların elinde ise trilyonlar kalacak atılmaz ki atsın satılmaz ki satsın.
Okul kıyafetleri ile uğraşan sektör de üç milyon kişi çalışıyor bunlar işsiz kalacak ve işsizler ordusuna bu kadar kişi daha katılacak bu kadar esnafta mağdur olacak o da Jabası. Başbakanımız ve Milli eğitim bakanımız bunları düşünmüyor mu? Onlara göre hava hoş onların çocukları Beymen’den ,Vakko’dan giyinebilirler ama fakir fukara çocukları ne giyecek? Her halde onlara vatandaş, ekmek bulamıyoruz dediğinde sizde pasta yiyin diyecekler?
İşte iyi düşünülüp iyi hesap edilerek verilmesi gereken bir kararı alel acele karar verilirse gelecek böyle olur ve bu kararlar Türkiye’ye nelere mal olacak sektörde çalışan üç milyon kişi ve ayrıca üç milyona yakın esnaf perişan olacak ama onların umurunda değil. Bunların haricinde daha ne zararlar olacak. Belli değil gençler arasında husumet olabilir. Aileler arasında çocukları ile uyuşmazlık doğabilir, eğitim düzeyi düşebilir okul idaresi ve öğretmenler huzursuz olabilir gelecek ne gösterir bakacağız inşallah bunların hiç birisi olmaz da rahat bir nefes alırız. Bu temennilerle saygılar sunarım.