Ey okuyucularım. Elinizdeki telefonlarınızdan veya evlerinizdeki bilgisayarlarınızdan Almanların İsrail kökenli binlerce vatandaşını tırlara çıplak olarak kadın, erkek ve çocuk doldurup, kapılarını da kapatıp tırın ekzoz gazını tırın içine verip, tırı tam gazla çalıştırarak feci şekilde ekzoz dumanıyla öldürdüklerini ve zevk alarak dinlediklerini görürsünüz. Eskiye gidersek de Ermeni tehcirine giden yol, sırf Osmanlı Padişahı Abdulhamit Han'ı devirmek için birleşen jon Türkler (Jeunes, Turcs) bilahare Ermenilerin Osmanlıların toprak hükümlülüğü konusunda anlaşamamaları neticesi açılmadı mı?
Evet, saygıdeğer okurlarım. Osmanlıyı devirip devleti ele geçirmeyi planlayan ittihatçılar, Osmanlı içindeki karargahları Selanik'te, Avrupa'daki karargahları da Fransa'nın Paris şehrinde değil miydi?
Evet, ilk önce Osmanlıyı devirmek için birleştikleri Ermenilerin bilahare Cenevre bildirisinde ayrı bir Ermenistan isteyenin anlaşılmasıyla sürgün ve iç çatışmalar başlamadı mı? Osmanlı'nın 630 sene idare ettiği Ermenilerin çatışma sebebi meşrutiyetçilerin hakimiyeti ele aldıktan sonra başlamadı mı?
Benim dinlediğim ve bildiğime göre 1915 Teciri Osmanlı'ya hakim olan ittihatçılardır. 1. Cihan Harbinde ittihatçılarla, yani Osmanlılarla ittifakı olan Almanlar, Fransızların, İngilizlerin, Rusların doğuya ve güneydoğuya Ermeni vasıtasıyla sızdıklarını öne sürerek ittihat terakkiyeye telkinde olmadılar mı? Bilahare Enver Paşa'yı, Cemal Paşa'yı, Talat Paşa'yı bir Alman deniz altısıyla kaçırıp Almanya'ya götürmediler mi?
Evet, Ermenilerin sürgün kararını imzalayan Talat Paşa'yı Berlin'de Ermeniler sokak ortasında vurup öldürürlerken, Cemal Paşa'yı da yine Ermeniler öldürmedi mi? Enver Paşa'yı da doğuda Ruslar öldürmedi mi? Ey Alman Parlamentosu. Evvela siz kendi zulmünüzü başkasına atacağınıza başınızı iki elinizin arasına alın ve düşünün. Kendi insanlık dışı hareketlerinize eş aramayın.
Evet, saygıdeğer okurlarım. Şunu açıkça söylemek gerekirse 101 sene evvel olan bir olayın üzerini örtüp, geçmişi kurcalamadan, gerek Türkiye'nin ve gerekse Ermenistan'ın daha açık ifade ile iki taraftaki nefreti de, husumeti de çok daha fazla kurcalamadan iki tarafı da fazla körüklemeden davayı halletmek yerine, iki tarafı da kızıştırmak insanlığa sığmaz. Şunu da arz edeyim ki, 93 harbinde sırf Müslüman oldukları için Kafkasya'dan sürgün edilerek Türkiye'ye gelen milyonlarca Türk'ün durumu ve çektikleri açılar, yolda uğradıkları sefalet daha çok hatırlanacaktır.
Yazıma Kazamızın çok Sayın ve Muhterem Müftüsü Hanifi Damar'ın Ermenilerin soykırım hakkındaki şiiri ile son veriyorum.
ERMENİ SOYKIRIM YALANI
Sığındılar Ermeniler soykırım diye tarihi bir yalana,
Bütün Dünya biliyor ki, söyledikleri hep yaygara,
Ne oldu da inandı onlara eski dostumuz Almanya,
Meclis'te oy verirler sözde Ermeni soykırım tasarısına.
Soykırım, soykırım dedikleri tarihi bir aldatmaca,
Esas soykırım bize yapıldı Çanakkale'de, Gelibolu'da,
Hiç acımadı Avrupa 250 bin vatan evladına,
Bombalarla süngülerde saldırdılar ana kuzularına.
Doğuda Ruslarla birlikte Ermeniler saldırdı vatanımıza,
Yaktılar yağmaladılar, vurdular hamile kadınlarımıza,
Topladı camilerde çocukları kadınları başladılar yakmaya,
Sonra karşısına geçip utanmadan koyuldular gülüp oynamaya.
Karabağ'da Hocalı Katliamında soykırım yaptılar Azeri halkına,
Devam ediyor Ermeni'nin düşmanlığı batıda da doğuda da,
Askerimize polisimize ateş ediyor Ermeniler keşkin nişancılarıyla,
Ermenilerle teröristler sarmaş dolaş hepsi olmuş birer kanka.
Ey Aziz Türk Milleti'nin yiğit evlatları sesleniyorum sana,
Pes etme yılma saldır şu hayasız hain vatan düşmanlarına,
İstediğin güç, kuvvet ve kudret göğsündeki imanda,
İnanıyorum ki Yüce Allah yardımıyla olacak hep senin yanında.
Saygılarımla.