Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Türkiye Yayıncılar Birliği (TÜRKYAYBİR), Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS) ve PEN Yazarlar Derneği (PEN Türkiye), İstanbul Saraçhane’deki protestoları izleyen gazetecilerin gözaltına alınmasının ardından ortak bir basın toplantısı düzenleyerek iktidara çağrıda bulundu.

TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda yapılan “Gazeteciyi ve Medyayı Tehdit Etmekten Vazgeçin” başlıklı toplantının moderatörlüğünü TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş yaptı. Toplantıda basın özgürlüğüne yönelik baskılar, gazetecilere uygulanan gözaltı, ev hapsi ve tutuklama kararları sert bir şekilde eleştirildi.

“Gazetecilerin Serbest Bırakılmasını Talep Ediyoruz”

Toplantıda konuşan TGC Başkanı Vahap Munyar, Türkiye’de demokrasinin sağlıklı işleyebilmesi için basın özgürlüğünün olmazsa olmaz bir koşul olduğunu belirtti. Gazetecilerin kamu yararını sağlamak için görev yaptıklarını vurgulayan Munyar, şunları söyledi:

“Gazetecilere yönelik sözlü ve fiziksel şiddet cezasızlıkla ödüllendirilmektedir. Meslektaşlarımıza yönelik sürekli haksız gözaltı uygulaması yapılmaktadır. 19 Mart Çarşamba günü CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu ile birlikte 106 kişinin gözaltına alınma kararının ardından Saraçhane’deki toplantıları ve eylemleri izleyen gazetecilere yönelik hukuksuz gözaltı uygulamaları yapılmıştır.

İstanbul’da NOW TV muhabiri Ali Onur Tosun, Birgün gazetesi yazarı Barış İnce, foto muhabiri Bülent Kılıç, Fransız Haber Ajansı (AFP) muhabiri Yasin Akgül, gazeteci Zeynep Kuray, sendika.org muhabiri Zişan Gür, gazeteci Hayri Tunç, İBB foto muhabiri Kurtuluş Arı, Bakırköy Belediyesi foto muhabiri Gökhan Kam, İzmir’de ise foto muhabiri Murat Kocabaş ve Yağız Barut gözaltına alınmıştır.

Gazetecilerin sürekli gözaltı uygulamasıyla baskı altına alınmaya, sindirilmeye çalışılması, halkın haber alma hakkının engellenmesidir. Bugün adliyeye sevk edilen meslektaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır. Gazetecilik yapmaları engellenmemelidir.”

“Gerçeklerin Üzerini Örtemezsiniz”

TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, gazetecilerin gözaltına alınmasının hukuksuz bir tutum olduğunu belirterek, basına karşı yürütülen baskıların giderek arttığını ifade etti. Durmuş, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Seçilmiş bir belediye başkanına yönelik başlayan ve bugün tüm Türkiye’nin birçok yerine yayılan hukuksuz uygulamalara karşı halkımız da tepkilerini gösteriyor. Ancak bu tepkilere karşı orantısız şiddet olayları yaşanıyor. Gazeteciler, bu şiddeti belgeledikleri için özellikle hedef alınıyor.

Bir konuyu haber yapan, fotoğraf çeken gazetecilerin toplantı ve yürüyüş kanununa muhalefetten suçlanması kabul edilemez. Asıl amaç, gerçeklerin üzerini örtmektir. Gazetecilerin gözaltından serbest bırakıldıklarında görevlerine dönüp hukuksuzlukları belgelemeleri engellenemez.”

“Seçme ve Seçilme Hakkı İhlal Ediliyor”

TÜRKYAYBİR Başkanı Kenan Kocatürk, son gelişmelerin demokrasi açısından endişe verici olduğunu belirterek Ekrem İmamoğlu’nun hukuka aykırı şekilde tutuklanmasını eleştirdi. Kocatürk, konuşmasında şunları kaydetti:

“BM Evrensel Bildirgesi’nin 20. Maddesi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 34. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 11. maddesi; herkesin silahsız ve saldırısız toplanma özgürlüğünü garanti altına alır.

Ancak görüyoruz ki, yurttaşların demokratik taleplerine kulak verilmiyor. Türkiye Yayıncılar Birliği olarak, hukukun üstünlüğünün, temel hak ve özgürlüklerin korunmadığı bir ortamda demokrasiden ve toplumsal barıştan söz etmenin mümkün olmadığını hatırlatıyoruz.”

İsrail, Filistinli çocukları öldürüyor: Ahlak çöküşü İsrail, Filistinli çocukları öldürüyor: Ahlak çöküşü

“Anayasal Haklarımızı Kullanamıyoruz”

TYS Genel Başkanı Adnan Özyalçıner, gazetecilerin görevlerini yapmasının engellendiğini belirterek basına yönelik baskıların sürdüğünü söyledi. Özyalçıner, şunları ifade etti:

“Televizyonlara ve gazetelere verilen ağır cezalar, toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yasaklanması, sosyal medya erişiminin kısıtlanması; Anayasal haklarımızın kullanılamaz hale gelmesine neden olmaktadır.

Demokratik bir hukuk devleti olduğunu söyleyen her devlet, bu şiarla hareket etmelidir. Anayasal haklarımızı kullanamayacağımızdan kaygılıyız. Bu nedenle iktidarı, ülkemizin toplumsal esenliği için Anayasa’nın işlerliğine ve demokratik-sosyal hukuk devleti uygulamalarına dönmeye çağırıyoruz.”

“Yargı Sopasıyla Baskılara ‘Artık Yeter’ Diyoruz”

PEN Yazarlar Derneği Başkanı Zeynep Oral, düşünce ve ifade özgürlüğünün hiçe sayıldığını belirterek şu açıklamalarda bulundu:

“Şu son yıllarda yaşadığımız hak ve hukuk ihlallerine, adaletin siyasal erkin emrine girmesine ve ifade özgürlüğünün ihlal edilmesine tanıklık ediyoruz.

İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi, belediye başkanlarının gözaltına alınması ve medyaya yönelik baskılar; millet iradesine müdahaledir. Bu baskılar aracılığıyla tüm medyaya ve halka gözdağı verilmeye çalışılmasına, yargı sopasıyla sürdürülen baskılara ‘artık yeter’ diyoruz.”

İktidara Ortak Çağrı

Toplantının sonunda 5 meslek örgütünün temsilcileri, basın özgürlüğüne yönelik baskıların sona erdirilmesi, gözaltına alınan gazetecilerin serbest bırakılması ve halkın haber alma hakkının engellenmemesi için iktidara çağrıda bulundu.

TGC Başkanı Vahap Munyar’ın sözleriyle:

“Gazetecilik suç değildir. Gazeteciler derhal serbest bırakılmalıdır.”

Kaynak : PHA

Kaynak: RSS