ADIYAMAN (PHA) - Murat KAYIŞ -  Adıyaman Altınşehir Mahallesi'ndeki Mehmet Adil Yaşar Kırtasiye’de, Emekli Albay Mustafa Önsel’in “Kelebekler Kanat Çırpınca” adlı kitabına konu olan iki kahraman, kitapseverlerle bir araya geldi.

Kitapseverler, Emekli Tümgeneral Engin Çırakoğlu ve Emekli Tabip Albay, Beyin ve Sinir Cerrahı Prof. Dr. Abdurrahman Bakır ile tanışma ve kitabı kendilerinden imzalatma fırsatı buldu. Adıyamanlıların gösterdiği büyük ilgi, etkinliğin bir kültürel buluşma ve ilham kaynağına dönüşmesine vesile oldu.

Bir Başarı Hikayesi: Kelebekler Kanat Çırpınca

Etkinlikte konuşan Emekli Tümgeneral Engin Çırakoğlu, kitabın yalnızca iki insanın hayatını anlatmadığını, bir neslin, bir dönemin ve Cumhuriyet’in sunduğu fırsatların bir belgesi olduğunu vurguladı.

"Aslında bu kitap, iki fakir Anadolu çocuğunun pes etmeden mücadelelerle nereye geldiğinin delilidir. Biri ünlü bir beyin cerrahı profesör, diğeri ise tümgeneral oldu. Ama bu süreç kolay olmadı. Pek çok zorluk, adaletsizlik ve mücadele vardı."

Çırakoğlu, kitabın hikâyesinin 2013 yılında Mamak Askerî Cezaevi'nde başladığını belirterek, o dönemde yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:

"Mamak Cezaevi’nde zaman 24 saat değil, 48 saattir derler. Zaman geçmez. İnsanlar, birbirlerine hayat hikayelerini anlatırlar. Ben de o süreçte Mustafa Önsel Albay'ıma hayatımı anlatırken bana, ‘Bu hayat hikayenden roman olur, film olur’ dedi. Ama o günlerde biz müebbet hapisle yargılanıyorduk. ‘Nasıl çıkacağız, nasıl bu kitabı yazacağız?’ diye düşünüyorduk. O zamanlar ümitsiz günlerdi."

Ancak, 17-25 Aralık darbe girişiminin başarısız olmasıyla birlikte gerçeklerin ortaya çıkmaya başladığını belirten Çırakoğlu, Balyoz ve Ergenekon davalarında olduğu gibi, askeri casusluk davasının da bir kumpas olduğunun anlaşılmasıyla beraat ettiklerini dile getirdi.

"İzmir Askerî Casusluk davası, tam anlamıyla bir kamu tasfiye operasyonuydu. Sadece biz değil, devletin kritik kademelerinde görev yapan binlerce vatansever bürokrat tasfiye edilecekti. Ancak, bu tuzak bozuldu. Gerçekler ortaya çıktı ve biz de aklandık."

Çırakoğlu, kitabın oluşum sürecini ise şu sözlerle anlattı:

"Tahliye olduktan sonra Mustafa Önsel Albay’ım, 'Hadi artık şu kitabı yazalım' dedi. Bize hep ‘Sizin hayatınız film gibi’ derdi. Ben ve Abdurrahman Hocam anlattık, o yazdı. Sonuçta ortaya bu eser çıktı."

"Öğrenciler Bu Kitabı Okumalı, Çünkü Mazeret Kalmıyor"

Etkinlikte söz alan kitabın bir diğer kahramanı Emekli Tabip Albay, Beyin ve Sinir Cerrahı Prof. Dr. Abdurrahman Bakır, özellikle gençlerin bu kitabı okumasını çok istediğini belirtti. Bakır, eğitimin hayatındaki belirleyici rolüne dikkat çekerek, gençlere seslendi:

"Benim ve Engin Abi’nin hayatını okuyan hiçbir öğrenci, ders çalışmamak için mazeret üretemez. Biz yokluk içinde büyüdük, büyük zorluklar yaşadık ama pes etmedik."

Bakır, Diyarbakır’da yaşadığı bir anısını paylaşarak, kitabın gençler için nasıl bir ilham kaynağı olabileceğini şu sözlerle anlattı:

"Bir gün poliklinikte çalışırken kapım çalındı. İçeri giren bir kadın, benden imzalı bir fotoğraf istedi. 'Oğlumun odasına asacağım, çünkü ona sizin hikayenizi anlatıyorum. Onun ders çalışmasını teşvik etmek istiyorum' dedi. İşte bu kitap da tam olarak bunu anlatıyor. Engin Abi’yle benim hayatımız, çalışmanın ve azmin önünde hiçbir engelin duramayacağını gösteriyor."

Bakır, Cumhuriyet’in sunduğu fırsatlar sayesinde bu başarıya ulaştığını ifade ederek, "Eğer Cumhuriyet olmasaydı, belki bir çoban olurdum. Ama bu sistem bize eğitim imkânı verdi ve biz de bu fırsatları değerlendirerek ülkemize hizmet ettik" dedi.

Adıyaman ve Vefa: Bir Ömürlük Bağlılık

Kitap, Bakır’ın Adıyaman ve çevre illerdeki insanlara yaptığı fedakârlıkları ve bunun sonucunda yaşadığı baskıları da gözler önüne seriyor. Özellikle, kendisi hakkında Genelkurmay Başkanlığı’na yazılan şikâyet dilekçesi, onun halkına olan bağlılığını çarpıcı bir şekilde anlatıyor:

"Yıllardır tüm işini gücünü bırakmış, Adıyamanlıların Ankara'daki işlerini takip eder olmuş. Sadece Adıyamanlıların değil, çevre illeri de hemşehrisi kabul ederek bütün işlerini takip etmektedir."

Bu özverisi nedeniyle terfilerinin engellendiği belirtilen Bakır, tüm zorluklara rağmen Adıyaman’a hizmet etmeye devam etti.

Bir Cumhuriyet Hikayesi: Köyden Dünya Arenasına

Kırmızı Kedi Yayınevi tarafından yayımlanan “Kelebekler Kanat Çırpınca”, bireysel azmin ve toplumsal hizmet bilincinin kesiştiği noktada duran bir başarı hikâyesi olarak öne çıkıyor. Kitapta, Prof. Dr. Abdurrahman Bakır’ın Adıyaman’ın Kayatepe köyünden başlayarak dünya çapında bir beyin cerrahına dönüşen yaşam öyküsü ayrıntılarıyla işleniyor.

ABD’de doktorluk yapma hakkı kazanmasına rağmen ülkesine dönmeyi tercih eden Bakır, vatan sevgisini şu sözlerle ifade etmişti:

ASAL Araştırma’dan çarpıcı seçim anketi ASAL Araştırma’dan çarpıcı seçim anketi

"Benim ülkeme hizmet etmem lazım."

Okurlardan Büyük İlgi: Adıyaman Kahramanlarına Sahip Çıktı

İmza etkinliği boyunca kitapseverler, kahramanlara büyük ilgi gösterdi. Uzun kuyruklar oluşurken, kitap satışlarının rekor seviyeye ulaştığı gözlendi.

Katılımcılar arasında bulunan bazı öğrenciler, kitabın kendileri için büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu belirterek, "Biz de onlar gibi başarılı olmak istiyoruz" şeklinde konuştular.

Azmin, Fedakârlığın ve Cumhuriyet’in Zaferi

“Kelebekler Kanat Çırpınca”, sadece bir yaşam öyküsü değil, Cumhuriyet’in bireylere sunduğu fırsatların ve azmin birleştiğinde neler başarılabileceğinin bir kanıtı olarak değerlendiriliyor.

Adıyaman’dan çıkan bir kahramanın hayatını da konu alan bu kitap, gençlere ilham verirken, Türkiye’nin yakın tarihine dair de önemli dersler sunuyor.

-Kitap: Kelebekler Kanat Çırpınca

-Yayınevi: Kırmızı Kedi

-Sayfa Sayısı: 152

-Yazar: Mustafa Önsel

Kaynak : PHA

Kaynak: rss