İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçları ile yine İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında "PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek" suçundan başlatılan soruşturmalar sürüyor.
- İBB'deki "terör ve örgütlü suçlar" soruşturmalarında 87 şüpheli gözaltına alındı
- İBB'deki yolsuzluk ve terör soruşturmalarında gözaltına alınan 87 şüphelinin ifade işlemleri başladı
Operasyonda gözaltına alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Yerleşkesi'ne getirilen, aralarında İBB Başkanı İmamoğlu, İBB Başkan Danışmanı Murat Ongun, Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık, Şişli Belediye Başkanı Şahan ile şarkıcı Ercan Saatçi'nin de bulunduğu şüphelilerin ifade işlemleri devam ediyor.
İmamoğlu'nun ifade işlemi tamamlandı
Operasyonda gözaltına alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Yerleşkesi'ne getirilen İBB Başkanı İmamoğlu'nun yolsuzluk soruşturması kapsamında Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki ifade işlemi tamamlandı.
Bu kapsamda ifadesi alınan İmamoğlu'nun, Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü polislerine 3 saat 40 dakika boyunca 121 sayfalık ifade verdiği öğrenildi.
İfade başında etkin pişmanlık hükümleri için bilgilendirilen ve sonrasında "Tarafınıza anlatılan etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyor musunuz?" sorusu yöneltilen İmamoğlu, "Ben herhangi bir suç işlemediğim için etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemiyorum." cevabını verdi.
Gayrimenkul, araç ve diğer mal varlıkları sorularına, "Mal bildiriminde bulundum." cevabını veren İmamoğlu, aylık gelirinin 250 bin lira olduğunu söyledi.
Polis sorguda İmamoğlu'na, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek", "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak", "rüşvet", "ihaleye fesat karıştırma", "edimin ifasına fesat karıştırma", "irtikap" ve "nitelikli dolandırıcılık" suçları kapsamında sorular yöneltti.
Sorgusunda İmamoğlu'na, kendisiyle aynı soruşturma kapsamında şüpheli konumunda bulunan 99 şüphelinin fotoğrafları gösterilerek, tanıyıp tanımadığı soruldu.
İmamoğlu, bu soruya şöyle cevap verdi:
"Aslında burada bulunmamın yegane sebebi hakkımda başlatılan bir siyasi müdahale ve mücadele modelidir. Bu mücadele biçimi ne yazık ki bir yargı tacizi şeklinde tarafıma yıllardır sürdürülmektedir. 16 milyon İstanbullunun, İstanbul tarihindeki en yüksek üç oy oranına sahip bir biçimde seçim kazanmış birisine bu soruların sorulmasını halkın iradesine dönük sürecin bir parçası olarak görüyorum. Bu sebeple bu açıklamayı yapıyorum. Devamında soracağınız sorularla ilgili olarak esas itibarıyla Cumhuriyet Başsavcılığında ayrıntılı yanıt vereceğim olmakla birlikte gerekli gördüklerime de yanıt vereceğim."
Soruları muhatap almadığını söyledi
Soruşturma kapsamında gizli tanık ve tanıkların ifadelerine karşın beyanının sorulması üzerine İmamoğlu, soruları muhatap almadığını ve tüm isnatları şiddetle reddettiğini belirtti.
İmamoğlu, soruşturma dosyasında tespiti yapılan İSPARK, Kültür AŞ ve KİPTAŞ ihalelerinin de aralarında olduğu 7 ayrı ihale noktasında kamunun yüz milyonlarca lira zarara uğratılması konusundaki sorulara ise yine "Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim." yanıtını verdi.
MASAK raporları sorularına açıklama yapmadı
İmamoğlu, polisteki ifadesinde Mali Suçları Araştırma Kurulu'nun hazırladığı raporlara ilişkin de açıklama yapmadı.
Hazırlanan ve dosyaya giren raporların okunarak, adı geçen kişilerle yapılan ticaretin içeriği hakkındaki sorulara İmamoğlu, şöyle yanıt verdi:
"Sorunun dayanağı MASAK raporu tarafıma ibraz edilmediği için bu aşamada ayrıntılı bir bilgi verememekle birlikte söz konusu hususun tamamen bir anonim şirketin yasal satışından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Bu konuda ayrıntılı bilgi ve belgeler bilahare yasal mercilere iletilecektir. Kaldı ki İmamoğlu İnşaat 36 yıllık ailemize ait bir şirket olup, belediye başkanı seçildikten sonra şirkette imza yetkim dahi bulunmamaktadır. Profesyonel olarak yönetilen bir şirkettir. Şahsımla ilgili tüm mal varlığı 3628 sayılı yasa uyarınca ilgili resmi merciler ve kamuoyunun malumudur. Bununla ilgili bir isnat varsa peşinen reddettiğimi beyan ederim."
"İstanbul Senin' uygulamasıyla kentte ikamet eden vatandaşların kişisel verilerinin reklam ajanslarına açılarak 5-6 kat para kazandıracağı" düşüncesiyle satılmasına ilişkin soru üzerine İmamoğlu, uygulamanın uluslararası alanda da beğeni kazandığını ve 6 milyon kişi tarafından indirildiğini belirterek, "Bu konudaki teknik bilgiler kuşkusuz tarafımdan bilinemez. Belediye Başkanlığına resmi bir yazı yazılmış olsaydı, ilgili birimlerden kolayca yanıt alınabilirdi. Sorulara esas teşkil eden ortam dinlemesine dayalı olduğu anlaşılan ses kaydının ne şekilde kimin tarafından alındığı bilinmediği gibi, konuşan kişilerin de kimler olduğu belli değildir. Bu sebeplerle bu sorulara teknik olarak yanıt verebilmem mümkün değildir." savunmasını yaptı.
İmamoğlu, gizli tanık Meşe'nin "…Adem Soytekin Ekrem Bey'in Beylikdüzü döneminden itibaren ortaklık yaptığı, mal varlığının bir kısmı üzerine olan kişidir. KİPTAŞ ihaleleri kendisine verildi. Yine belediyenin kreş yapımına ilişkin işleri de aldı. Göstermelik olarak da belediyeye 1 tane kreş bağışladı..." şeklindeki beyanının sorulması üzerine, "Bu soruyu muhatap almıyorum." cevabını verdi.
Gizli tanık Çınar'ın "…Adem Soytekin'in, Ekrem İmamoğlu'nun kasalarından biri olduğunu, KİPTAŞ'tan ihale aldığını, Fatih Keleş ile birlikte hareket ettiğini duymuştum…" şeklindeki beyanı sorulan İmamoğlu, "Bir önceki sorudaki cevabımı tekrar ederim." diye karşılık verdi.
İmamoğlu'na, gizli tanık Meşe'nin "…Görüntülerde yer alan diğer kişilerden Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz da İmamoğlu'nun para trafiğini sağlayan kişilerdir. Tuncay Yılmaz şirket müdürüdür. Fatih Keleş ise eski dönemden itibaren rüşvet ya da komisyon işlerinden paraları toplayan kişidir. Fatih'i (Keleş) İBB Spor'un başına getirdi. Bu aslında bir perdelemedir. Tuncay Yılmaz'ı burada muhasip yaparak kulübe giren ve çıkan parayı kontrol atına aldılar. Resmi olmayan bir harcama yapılacak, birisi satın alınacaksa ve bunun için bir bütçe oluşturulacaksa bu işleri Tuncay (Yılmaz) ve Fatih Keleş yapar. Ekrem İmamoğlu'nun bu konuda yaptığı toplantılara ikisi de katılır. Murat Ongun da bu toplantılarda yer alır. Ertan Yıldız iştiraklerden sorumlu danışmandır. Medya ve Kültür AŞ dışında verilecek tüm ihaleleri ve bu ihaleleri hangi şirketlerin alacağını belirler. Ertan Yıldız ihalelerden alınacak komisyonu Fatih Keleş ile birlikte belirler. Daha sonra Fatih ve Tuncay bu paraları toplar. CHP kurultayı döneminde bu şekilde toplanan paralar delegelere dağıtıldı. İşin başında ise şu an Şişli Belediye Başkanı olan Resul Emrah Şahan vardı. İşin finans kaynağının bir kısmı BİMTAŞ üzerinden sağlandı. BİMTAŞ'a İPA (İstanbul Planlama Ajans) finanse ettirildi. Hem Ekrem İmamoğlu'nun Fatih Keleş ve Tuncay Yılmaz'a toplattırdığı paralar hem de BİMTAŞ'ın İPA'ya yaptığı finansman delegelere dağıtıldı. Bu şekilde kurultayda istediği gibi sonuç aldılar…" şeklindeki beyanı soruldu.
İmamoğlu, bunun üzerine, "Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim." dedi.
Kamunun 260 milyon 755 bin 555 lira zarara sokulduğu iddiası
"İBB şirketleri olan Kültür ve Medya AŞ ile gayrimeşru işlemlerle anlaşan şirketlere yasa dışı talimatlarla keyfi uygulamalar yapıldığı, ilgili yönetmeliğe göre izin alınması mümkün olmayan inşaat ve binalardaki reklam panolarına İBB Başkanı'nın talimatıyla danışman Murat Ongun ile Ertan Yıldız, Kültür A.Ş eski Genel Müdürü Serdal Taşkın ve zabıtadan sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı'nın gayrimeşru talimatlarıyla, yasa dışı reklam uygulamalarına izin verildiği gibi cezai müeyyide uygulanmadığı, birçok şirket sahibi ve yöneticilerle işbirliği içerisinde olunduğu, gayriresmi izinler, yasa dışı protokoller, gerçek olmayan reklam işlerine usulsüz paralar ödendiği, ecrimisiller tahsil edildiği, Kültür AŞ ve Medya AŞ’nin usulsüzlüklere kılıf yapıldığı ve bu suretle kamunun 260 milyon 755 bin 555 lira zarara sokulduğu iddialarının mahallinde incelenmesi, elde edilen bilgiler, alınan ifadeler, bilirkişi raporu ve mevzuat hükümleri ışığı altında değerlendirme yapıldığı" İmamoğlu'na okundu.
İmamoğlu, kendisine yöneltilen "Yukarıda tarafınıza okunan eyleme konu ürünlerin ihale sürecini, ihale sonrası denetim yapılıp yapılmadığını, Genç Popülist Medya şirketine herhangi bir para aktarımı yapılıp yapılmadığını açıklayarak, eylem ve tespitler ile ilgili bildiklerinizi açıklayınız." sorusu sonrası yine "Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim." cevabını verdi.
"İBB Meclisinin 12 Ağustos 2011 tarih ve 1718 sayılı kararı doğrultusunda İBB Encümeni'nin 26 Kasım 2011 tarih ve 2202-916 sayılı kararı ile belediye şirketi Kültür AŞ uhdesine ihale edilen İBB mülkiyeti ve tasarrufunda bulunan yerlere konulacak açık hava reklam üniteleriyle ilgili (4 bin 600 adet billboard ve megalight) 10 yıl süreyle işletmeye verilmesi ihalesinde alt kiracı 3. Mecra Reklam ve fiili işletmeci Kentvizyon Medya ünvanlı özel şirketler tarafından ihale şartnamesi ve sözleşmesine aykırı uygulamalar yapılmasıyla" 2019-2021 arası toplam 415 milyon 619 bin 384 TL artı KDV haksız kazanç elde edildiği ve kamu zararına sebebiyet verilmesinde İBB Başkanı olarak sorumluluğu bulunduğu gerekçesiyle İmamoğlu'na söz konusu iddialar soruldu.
İmamoğlu bu soruyu, "Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim." şeklinde yanıtladı.
"Billboardların sayısının azaltılarak kira getirisi yüksek olan giantboard sayısının yükseltilmesi, bu suretle devam eden sözleşmenin 3'üncü yılı itibarıyla 1 milyar 189 milyon 498 bin 560 TL artı KDV kamu zararına sebep olunduğu, sözleşme süresi sonunda ise zararın 2 milyar 564 milyon 995 bin 200 TL artı KDV olacağı"na ilişkin iddianın sorulması üzerine İmamoğlu, "Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim." dedi.
Beylikdüzü'ndeki ihale soruldu
İmamoğlu'na, soruşturma kapsamında ifadesi alınan bir tanığın, "...Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde Ekrem İmamoğlu 2016/429603 sayılı bir ihaleye çıkmış, süresi 12 günlük olan bu ihalede iş kalemlerinden hiçbiri yapılmadığı halde yapılmış gibi gösterilmiş ve yaklaşık 1 milyon TL'lik para Dilde Eğitim Ltd. Şti. adlı firmaya ödenmiş, konunun tarafımca haberleştirilmesinin ardından Belediye 'Sehven ödeme yaptık.' diyerek konuyu örtbas etmeye çalışmıştır. Şirket ise deşifre olmasının ardından firmanın adını değiştirerek Yeni Fikir Eğitim Ltd. Şti. yapmış ve halen de Beylikdüzü'nden ve İBB'den iş almaya devam etmektedir..." beyanına yönelik cevabı soruldu.
İmamoğlu bunun üzerine, "Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim." dedi.
Ekrem İmamoğlu, bazı sorulara cevap vermediği için tekrar açıklama yapıp yapmayacağının sorulması üzerine "Hayır." cevabını verdi.
İfadesine başka ekleyeceği hususların olup olmadığının sorulması üzerine İmamoğlu, şunları söyledi:
"Gözaltına alındığım saatlerden ifadeyi verdiğim şu ana kadar hissettiklerimden, ifade anında sorulan sorulardan sonra kendimi, milletimiz, şehrimiz ve ülkemiz adına çok daha kötü hissettiğimi ifade etmek isterim. Türkiye'nin ulusal ve uluslararası birçok çözüme muhtaç konusu varken yukarıda sorulan sorular göstermiştir ki kumpas, uydurma, yalan ve komplo teorilerinden oluşan mesnetsiz suç isnatları ile gözaltına alındığım an itibarıyla Türkiye'nin ve bütün dünyanın gündemine düşmüş olmak, ülkemizin itibarının ciddi zarar görmesi, demokrasi ve adaletin zedelendiğinin yaşanması çok üzücüdür."
Firari şüpheli Ertan Yıldız yakalandı
Soruşturma kapsamında firari olan Ertan Yıldız, polis ekiplerince saklandığı yerde yakalandı.
Şüpheli, işlemleri için İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Yerleşkesi'ne getirildi.
Yıldız'ın rüşvet istediği iddiası
Alınan tanık beyanına göre, İBB Meclis İştirakler Bağlı Kuruluşlar Komisyon Başkanı firari şüpheli Ertan Yıldız ve gözaltındaki şüpheli Süleyman Atik'in "15 yıldır burada yeterince kazandınız, bize 5 milyon avro verin, aksi takdirde AVM'ye depreme dayanıksız olduğuna ilişkin belediye encümen kararı aldırırız" ifadeleriyle, müşteki Capacity AVM'nin sahiplerini tehdit ettikleri öne sürülmüştü.
Şüpheli Atik'in "2 sene sonra Cumhurbaşkanı olacak kişiyi karşınıza almak istemezsiniz" diyerek müştekileri tehdit etmesi de soruşturmadaki tanık beyanlarında yer almıştı.
Soruşturmada, AVM sahiplerine söz konusu rüşvet teklifinin ardından müştekilerin para ödememesi neticesinde belediye tarafından 197 milyon lira para cezası kesildiği iddia edilmişti.
AVM'nin depreme dayanıksız olduğuna ilişkin rapor alındığı iddiasının yer aldığı soruşturmada, İdare Mahkemesinin söz konusu para cezasıyla ilgili yürütmeyi durdurma kararı verdiği anlaşılırken, belediyenin ise para cezasını hukuksuz şekilde, rüşvet alamadığı için kestiği öne sürülmüştü.
Cep telefonunu eşinin çantasına koymuştu
Öte yandan, firari şüpheli Ertan Yıldız'ın, hakkındaki soruşturmayı bildiği ve bu yüzden kendisine evde görünümü vermek için cep telefonunu eşinin çantasına koyduğu öğrenilmişti.
Polis takibinden kaçmak için bu yönteme başvuran ve daha önce yurt dışı yasağı bulunan Yıldız'ın oturduğu sitenin başka bir kapısından kaçarak yakalanmaktan kurtulduğu değerlendirilmişti.
Firari şüpheliler Buğra Gökçe ile Uğurhan Atma yakalandı
Soruşturma kapsamında yapılan çalışmalarda, firari olan Gökçe İstanbul'da, Atma ise Muğla'da polis ekiplerince yakalandı.
Şüpheliler işlemleri için İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Yerleşkesi'ne götürüldü.
Böylece, yolsuzluk soruşturmasına yönelik süren operasyonda, gözaltı sayısı 90'a yükseldi.
Öte yandan, yolsuzluk soruşturması kapsamında gözaltında olan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun ise emniyette ifadesinin alınmaya başlandığı öğrenildi.
İmamoğlu'nun ifadesinin tamamlanması sonrası, terör soruşturması ile ilgili de ifadesinin alınacağı bilgisine ulaşıldı.
Soruşturmada İstanbulluların kişisel verilerinin ele geçirildiğine ilişkin ses kaydına ulaşıldı
İoruşturma dosyasına giren ses kaydında, gözaltındaki şüpheliler İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun ve Kültür A.Ş. Eski Genel Müdürü Serdal Taşkın arasındaki konuşmada, Ongun'un sahibi olduğu "Reklam İstanbul" firması aracılığıyla İstanbul'da yaşayan vatandaşların kişisel verilerinin ele geçirildiği ifade ediliyor.
Kayıtta şüpheli Taşkın'ın, Ongun'a, "DMP'den (Veri yönetimi platformu), 3, 4 kat belki 5, 6 kat para kazanırsınız. Ama bu çok büyük bir sorun ortaya çıkardı. Bizim bütün İstanbul'u gördüğümüz ortaya çıkar, göreceğimiz. Bizim için çok büyük bir sorun." dediği duyuluyor.
Ongun'un ise konuşmanın devamında, "Ben İstanbul'u bileyim, bunun bana ticari bir geliri olmayabilir. Kullanmayayım, açmayayım kimseye. Ben kendi içimde kullanayım. Finansal olarak değil de öbür anlamda olabilir, o da bir yatırımdır. Ben DMP'yi yalnızca müşteriye mal satmak anlamında değil. İki anlamda da istedim." ifadelerini kullandığı anlaşılıyor.
Taşkın'ın DMP ile ilgili konuşmasının ardından Ongun, "Şimdi biz bu işi, ticari bir iş yapmak için girmedik bu işe. Biz bu işe bir siyasal mesele olarak girdik. Sonuçta yürüyen bir sistem var yani ve bununda bir para kazanması lazım. O yüzden aslında biraz şeyiz. Benim şöyle mantıklı bir şeyim var. Şimdi benim Medya A.Ş'em, iştirak şirketlerim filan sosyal medya tanıtımını yapıyor mesela. Daha öncesine göre şu anda 'Reklamist' ile çalışarak çok daha ucuza yapıyor. Yüzde 15 mi ucuza geliyor. Ben doğal olarak kamunun parasını korumuş oluyorum aynı zamanda." ifadelerini kullandı.
Ses kaydının sonunda Taşkın'ın, "Tamam bir bilgi vereyim. Mesela Google yüzde 32 komisyon alıyor. Biz global ajansla yüzde 10'luk bir anlaşma yaptık. O bile o düzeyde değil. Biz şu anda global anlamda en güzel ticari anlaşma yaptık. Ben o arada terfi almıştım, terfiyi öyle taçlandırdım. Ya benim korkum ne biliyor musun? Şimdi bir bankada biz yaşadık. Bankaya DMP kurduk. BDDK, DMP aldığını duyunca geldiler falan bayağı bir görüşmeler falan. Bir şekilde BDDK hiçbir şey de anlamadığı için bir şekilde medya diye yutturduk geçti. Ama BDDK bir anda şey oldu. Bu kişisel veriler şey oldu. Az daha bankaya 50-60 milyon ceza verecekti." dediği anlaşılıyor.
Bu arada "Reklam İstanbul" firmasının 2022-2024 yılları arasında 70'ten fazla Medya A.Ş'den usulsüz ihale aldığı tespiti de savcılığın soruşturma dosyasındaki iddialar arasında yer alıyor.
Soruşturma dosyasına, ayrıca firari şüpheli Emrah Bağdatlı'nın da İstanbul'da yaşayan vatandaşların kişisel verilerini ele geçirdiği, İBB'de ise bu verilerin kullanıldığı iddiası da girdi.
Ali Nuhoğlu'nun ifadesine ulaşıldı
Şüpheli Ali Nuhoğlu, emniyetteki ifadesinde, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemediğini belirterek, 40 sayfalık savunma yaptı.
Nuhoğlu, ifadesinde aylık gelirinin 500 bin lira olduğunu söyledi.
Kendi adına dedesinden miras kalan Trabzon'da çay bahçeleri olduğunu kaydeden Nuhoğlu, bunun dışında adına kayıtlı herhangi bir mal varlığı olmadığını ifade etti.
Nuhoğlu, banka hesaplarında 3 milyon lira ile 150 bin dolar civarı para olabileceğini belirterek, bunun dışında şirketlerine ait birden fazla gayrimenkul ve araçlar olduğunu, şirketleri üzerinde de ticari faaliyet olarak yüklü miktarda para mevcut olabileceğini kaydetti.
Diğer şüphelilerin fotoğrafları gösterildi
Sorgusunda Nuhoğlu'na, kendisiyle aynı soruşturma kapsamında şüpheli konumunda bulunan 99 kişinin fotoğrafları gösterilerek, tanıyıp tanımadığı soruldu.
Nuhoğlu, İBB Başkanı İmamoğlu'nu şahsen tanıdığını belirterek, "Kendisi Beylikdüzü Belediye Başkanı olduğu dönemde Büyükşehir Belediyesinin düzenlemiş olduğu Gürpınar Hal İnşaatı ihalesini adi ortaklık girişimi olarak Nuhoğlu firmamız ile kazanmıştık. Kendisiyle bu süreçte tanışmıştık. Kendisiyle aile görüşmesi gibi bir samimiyetim veya arkadaşlığım yoktur ancak bayramlarda veya özel günlerde ziyaret amaçlı görüşmekteyiz. Ekrem İmamoğlu'nun aile şirketi olan İmamoğlu İnşaat Şirketi ile kendimin kurduğu Güllüce Tarımcılık isimli firmam ile 2 adet mesken satışı gerçekleştirdik. Ancak bu satışta ben Ekrem İmamoğlu ile hiçbir görüşme yapmadım." ifadesini kullandı.
Bu ticaretle ilgili İmamoğlu İnşaat Şirketi Genel Müdürü Tuncay Yılmaz ile görüşüp satış yaptığını kaydeden Nuhoğlu, "Gazetelerde Ekrem İmamoğlu'na ait diğer parseli de benim sattığım yönünde haberler çıkmış olsa da bu gerçek değildir. Bunun dışında kendisi veya şirketleri ile ticaretim olmamıştır. Büyükşehir Belediyesinden şirketlerimin aldığı ihaleler mevcuttur. Ancak bu ihaleleri herhangi bir kişisel tanışıklık nedeniyle almadım. Şirketlerim bu ihaleleri hak ettiği için almıştır." dedi.
Şüpheli Mehmet Murat Çalık'ı Beylikdüzü Belediye Başkanı olarak tanıdığını söyleyen Nuhoğlu, samimiyeti veya ticareti olmadığını savundu.
Nuhoğlu, İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun ile ilgiliyse, "Murat Ongun isimli şahıs Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı olması sebebiyle törenlerde veya açılışlarda selamlaştığım birisidir." dedi.
İfade sırasında, Nuhoğlu ile savcılığın "İSTCON İnş. Yatırım San. ve Tic. A.Ş ünvanlı firmanın banka hesaplarına KİPTAŞ İstanbul Konut İmar Plan Turizm Ulaşım San. ve Tic. A.Ş'nin banka hesaplarından 2024 Ocak/2025 dönemleri arasında toplam 658 milyon 929 bin 738 lira 45 kuruş tutarında para transferi gerçekleştiği, şirketin banka hesapları üzerinde yapılan araştırmalarda, şirketin banka hesaplarına KİPTAŞ'tan gelen tutarların yaklaşık 320 milyon lira tutarındaki kısmının Trend İnş. San. ve Tic. A.Ş (Ali Nuhoğlu'nun şirketi) banka hesaplarına aktarıldığı bilgisine rastlanılmıştır. Trend İnşaat tarafından İSTCON İnşaat şirketine 2024-2025 yıllarında yalnızca toplam 783 milyon lira (KDV hariç) tutarında mal/hizmet satış faturası düzenlediği bilgisine rastlanmıştır. Yani söz konusu transfer işlemlerinin mahiyetinin tamamının ticari faaliyet kaynaklı olmadığı anlaşılmıştır." tespitleriyle ilgili bilgi notu paylaşıldı.
Bu tespitlerle ilgili Nuhoğlu'na, "KİPTAŞ İstanbul Konut ünvanlı firmadan şirketin banka hesaplarına gelen para transferi neye istinaden gerçekleştirilmiştir?", "KİPTAŞ'tan gelen ve Ali Nuhoğlu isimli şahsa ait olan Trend İnşaat ünvanlı firmanın banka hesaplarına aktarıldığı belirtilen 320 milyon liranın ne amaçla gönderildiği ve akıbeti hakkında açıklama yapar mısınız?", "Trend İnşaat ile İSTCON arasında 2024-2025 yılları arasında toplam 783 milyon lira (KDV hariç) ticari faaliyet olmasına rağmen iki firma arasında yapılan ticaretin çok üstünde para ticareti olmasının sebebi nedir?" soruları yöneltildi.
Nuhoğlu, bu soruları, "İSTCON firması ortağı Furkan Remzi Ceylan ile samimi bir ilişkimiz vardır. Daha önce de benim yanımda çalışmışlığı vardır. Ticari ilişkilerimizden dolayı zaman zaman birbirimize para gönderimi olmuştur. Ancak toplamdaki 320 milyon lira tutarın ne amaçla gönderildiğine ve nerede kullanıldığına muhasebe kayıtlarımıza bakmak suretiyle cevap verebilirim. KİPTAŞ'tan alınan ihaleyi İSTCON firması olarak Furkan Remzi Ceylan kendisi almıştır. Burada KİPTAŞ'tan ödenen paralar da bu firmaya gitmiştir." diye cevapladı.
Sorguda, Mali Suçlar Araştırma Kurulu'nun raporu doğrultusunda Güllüce Tarımcılık San. Tic. A.Ş. ile ilgili bazı tespitler doğrultusunda Nuhoğlu'na soru soruldu.
Nuhoğlu, Güllüce Tarımcılık San. Tic. A.Ş'yi ne amaçla kurduğu, şirketin faaliyet alanları, ticari faaliyetler ve İmamoğlu'nun şirketine devri hakkındaki soruları şu şekilde cevapladı:
"Güllüce Tarımcılık San. Tic. A.Ş, dosyaya konu villaları Nüket Sosyal ve Melih Şatıroğlu isimli şahıslardan satın alınmak amacıyla kurulmuştur. Ben bu villaları o dönemde yaklaşık 4 milyon dolara mal etmiştim. Bu parselde bu kişilerin kardeşi olan, Amerika'da yaşayan, ismini hatırlayamadığım kişiye ait villayı da alıp üç villayı yıkarak yeni imar hakları ile büyük iki villa yapacaktım ve bu villalarda ben ve ailem oturacaktı ancak Amerika'da bulunan kişi villasını satmadığı için parsel bazlı imar haklarımızı kullanamadığımızdan bu planı gerçekleştiremedik.
Bu nedenle parselleri İmamoğlu İnşaat firmasına satmak için şirketin genel müdürü Tuncay Yılmaz ile görüştük. İmamoğlu İnşaat, bahse konu villaların arkasındaki arsaya sahipti ve buraya yeni bir villa yaptılar. Bundan dolayı Güllüce Tarımcılık İnşaat Sanayi'ye Beylikdüzü tarafında 1 villa ve kur farkından dolayı 87 milyon lira ödenecek şeklinde İmamoğlu Şirketi ile Güllüce Tarımcılık İnşaat'ın devir sözleşmesini yaptık. Bu 87 milyon lira, sözleşmenin tarihinin kur farkı ödemesiydi ancak bunu ödeyemedikleri için daha sonra ara buluculuk sözleşmesi yaptık. Bu sözleşme tarihinde kur farkı yaklaşık 100 milyon liraya çıkmıştı. Yani ben Güllüce Tarım'ı 15 milyon TL'ye devretmedim. Günümüz parasıyla benim şirketi devrim 150 milyon lira gibi güncel bir rakama sahiptir."
Şirketin almış olduğu villaların parasını ticari faaliyetlerden elde ettiğini savunan Nuhoğlu, bedellerin de tam olarak gösterildiğini belirtti.
"Aramada da fotoğrafta görülen paraların üzerinde para bulunmuştur"
Nuhoğlu'na soruşturmanın şüphelilerinden Furkan Remzi Ceylan'ın telefonunda yer alan, valiz içinde deste deste paralar, silah ve şarjörler ile kasadan para çıkaran bir erkeğin olduğu fotoğraflar gösterilerek, fotoğrafları kendisinin çekip çekmediği soruldu.
Soruya Nuhoğlu, "Fotoğraflardaki oda Trend İnşaat'ın muhasebe odasına benzemektedir. Benim 3 adet ruhsatlı silahım bulunmaktadır. Fotoğrafın kim tarafından çekildiğini ve silahların kime ait olduğunu bilmiyorum. Benim muhasebemde ve kasamda bu miktarda para bulunması normaldir. Çünkü ticari hacmimiz bu kadar parayı kasada tutmamı zorunlu kılmaktadır. Mahkeme kararıyla şirketimde yapılan aramada da fotoğrafta görülen paraların üzerinde para bulunmuştur. Fotoğraflarda görünen şahsı net görünmediği için tanıyamadım." cevabını verdi.
Nuhoğlu'na, öncesinde kendisinin şirketinde yönetici pozisyonunda çalışan, şimdi İSTCON firmasının sahibi olan, soruşturmanın şüphelisi Furkan Remzi Ceylan'ın, kendisinin hesabından 16,3 milyon lira çekmesiyle ilgili Mali Suçlar Araştırma Kurulu'nun raporuna yönelik, "Furkan Remzi Ceylan isimli şahısla birlikte hareket ediyor olabileceğiniz ve İSTCON ünvanlı firmanın sizin himayeniz altında olduğu kuvvetli suç şüphesi oluşturmaktadır. İSTCON ünvanlı firma himayeniz altında mıdır?" soruları yöneltildi.
Nuhoğlu soruyu, "İSTCON firması benim himayemde değil. Sadece Remzi Furkan Ceylan'ı daha önceden tanımam, dayısının daha önceden yanımda çalışmasından dolayı iş ilişkimiz vardır. Ticaret olarak borç alışverişi yaparız. Ayrıca benim en büyük işimde alt taşeron olarak çalışmaktadır. İSTCON firmasının bana veya şirketime gönderdiği paralar iş ilişkisi ve borç-alacak ilişkisi kaynaklıdır. Bu para transferlerinin ihalelerle bir ilgisi yoktur." şeklinde cevapladı.
Sorguda Nuhoğlu'na MASAK raporunda, İmamoğlu İnşaat A.Ş'nin Güllüce Tarımcılık firmasının satın aldığı Sarıyer'deki taşınmazlara komşu taşınmazı satın aldığına yönelik tespitler soruldu.
Nuhoğlu, söz konusu taşınmazla ilgili bir bilgisi olmadığını savundu.
Sorgusunda üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyen Nuhoğlu, suç işlemek kastıyla herhangi bir işlem yapmadığını öne sürdü.
Soruşturmanın şüphelilerinden Ali Nuhoğlu, polis ekiplerince yapılan çalışmada evinde 40 milyon lira ile yakalanmıştı.
İBB'deki usulsüz ihaleye ilişkin 50 milyon liralık "rüşvet" iddiası
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince, soruşturma kapsamında elde edilen deliller üzerinde detaylı inceleme yapılıyor.
Buna göre, şüphelilerden İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'un reklam ihalelerini tek çatı altında topladığı belirtildi.
Bu kapsamda İmamoğlu'nun yakın arkadaşı olan, yine aynı soruşturma kapsamında gözaltında bulunan Hüseyin Köksal'ın yeğeni adına kurulmuş olan şirketin, 2024'te 400 milyon liralık reklam ihalesi aldığı iddia edildi.
Gerçekleşen usulsüz ihaleler karşılığında söz konusu firmanın, o dönem şirket ortağı olmayan ve ticari ortaklığı bulunmayan Hüseyin Köksal'ın hesabına 3 Haziran 2024'te 50 milyon lira gönderdiği, bu paranın da aynı gün içerisinde İmamoğlu İnşaat Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketine aktarıldığı ifade edildi.
Söz konusu paranın, İmamoğlu İnşaat Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketinden arsa alım bedeli olarak gösterildiği belirlendiği ancak söz konusu yerde bu inşaat şirketine ait proje çalışması yapıldığı tespit edildi.
Soruşturma kapsamında ihale dokümanları, tapu kayıtları, banka kayıtları ve yolsuzluk soruşturmasında alınan gizli tanık ifadeleri sonrası gerçekleştirilen çalışmalarda, İBB'den ihale alan şirketin, aldıkları ihalenin rüşveti olarak 50 milyon lirayı İmamoğlu İnşaat Ticaret ve Sanayi Anonim Şirketine aktardığı iddia edildi.
Terör soruşturması şüphelisi ile İmamoğlu arasında 253 ortak baz kaydı tespit edildi
Öte yandan Spectrum House Düşünce ve Araştırma Merkezi sahibi olan şüpheli Azad Barış hakkında İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünden savcılığa gönderilen bilgi notu ve HTS raporuna ulaşıldı.
Bilgi notunda, şüpheli Barış'ın HTS kayıtlarında, hakkında terör örgütünden adli işlem kaydı bulunan 312 kişiyle iletişiminin olduğu tespitine yer verildi.
Barış'ın, "PKK/KCK terör örgütü KCK/TDÖ siyasi alan yapılanması içerisinde faaliyet yürütüyor olabileceği"ne dair değerlendirmede bulunulan yazıda, şüphelinin 2020-2024 yılları arasında Şişli Belediye Başkanı Şahan'la 17 kez irtibat kurduğu, 2023-2024'te ise 354 ortak baz kaydı olduğu bilgisi yer aldı.
Azad Barış ve Ekrem İmamoğlu arasında 253 ortak baz kaydı tespiti
Notta, Barış'ın 4 Aralık 2021'de İBB Başkanı İmamoğlu'yla 2 kez irtibat kurduğu, 1 Aralık 2023-31 Mart 2024 tarihleri arasında ise HTS ortak baz kayıtları incelendiğinde toplam 253 ortak baz kaydının olduğuna ilişkin tespitlere yer verildi.
Barış'ın, şüphelilerden İBB Başkan Danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun'la 25 Mayıs 2021'de 2 kez irtibat kurduğu, 1 Aralık 2023-31 Mart 2024 tarihleri arasında ise HTS ortak baz kayıtları incelendiğinde 20 ortak baz kaydı olduğu belirlendi.
Şüpheli Azad Barış'ın 2019 ve 2020'de şüpheli İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'la 5 kez irtibat kurduğu ve 1 ortak baz kaydı bulunduğu belirlenirken firari şüpheli Mehmet Ali Çalışkan'la Aralık 2023-Mart 2024 tarihleri arasında 11 ortak baz kaydı olduğu tespit edildi.
HDP Genel Merkez ek binasının gayrimenkul kaydı şüphelinin adına çıktı
Barış'ın mevcut SGK ve iş yeri bilgilerine göre Ağustos 2022'den sonra düzenli ve resmi bir geliri bulunmadığı, iş yeri olmadığına ilişkin tespitlere yer verilen yazıda, buna rağmen adına kayıtlı 2 araç ve 3 gayrimenkul kaydının bulunduğu, bunlardan bir tanesinin de HDP Genel Merkez ek binası olduğu, şahsın bu araç ve gayrimenkulleri edinmesinin resmi kazancına göre mümkün olmadığı kaydedildi.
Yazıda, şüphelinin hesabından çok fazla döviz alım-satım işlemi gerçekleştirdiği, HDP ile olan tapu devri sırasında mevduat miktarının nasıl 21 milyon liraya yükseldiğinin gelen veriden anlaşılamadığı aktarıldı.
31 Mart yerel seçimlerinde Barış'tan İmamoğlu'na destek mesajı
Yazıda, Barış'ın HDP içinde aktif görevde olması nedeniyle yapılan işlemin muvazaalı ve işleme konu paranın kaynağının şüpheli olduğunun tespit edildiği belirtildi.
Barış'ın sahibi olduğu Spectrum House şirketinde yapılan aramada, "HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış İstanbul'u kazanırsak Türkiye'yi kazanacağız diyerek seçmenlerine İmamoğlu'na oy verin çağrısı yaptı." şeklinde ifadelerin olduğu dokümanların ele geçirildiği bilgisine de yazıda yer verildi.
Barış'la ilgili hazırlanan HTS tutanağı da soruşturma dosyasına gönderildi.
Barış'ın ayrıca 2015 yılında FETÖ'nün kapatılan yayın organı Feza Gazetecilikle görüşmeler gerçekleştirdiği kaydedilen tutanakta, HDP'nin İstanbul İl Başkanlığıyla da görüştüğü bilgisi yer aldı.
HTS tutanağında, Barış'ın PKK/KCK terör örgütüyle iltisakı tespit edilen bazı kişilerle farklı tarihlerde görüşme yaptığı da kaydedildi.
İBB çalışanı gizli tanığın ifadesi soruşturma dosyasına girdi
Soruşturmada, CHP 27. Dönem Milletvekili Yıldırım Kaya'nın 11 Şubat 2025'te terör örgütüne ait yayın organına verdiği röportajda, CHP'nin İstanbul'daki seçimleri, DEM Parti ve Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ile yaptığı iş birliği ile kazandığını söylediği belirlendi.
HDK'nin, Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığının raporlarına göre, Yargıtay tarafından terör örgütünün çatı yapılanması olarak kabul edilen Demokratik Toplum Kongresinin (DTK) benzeri ve terör örgütünün meclisi niteliğinde olduğuna işaret edilerek, söz konusu röportajın bu kapsamda itiraf niteliğinde olduğu kaydedildi.
Soruşturmada, CHP kontenjanından seçilen belediye meclis üyeleri ile atanan belediye başkan yardımcılarının bir kısmının terör örgütüyle iltisaklı olduğu, 31 Mart 2024 Yerel Seçimi'nden birkaç gün önce CHP'ye üye kaydı yaptırdıkları kaydedildi.
İstanbul'un çeşitli ilçelerinde CHP kontenjanından seçilen belediye meclis üyeleri ile atanan belediye başkan yardımcılarından 55'inin terör örgütüyle irtibatlarının bulunduğu aktarılırken, bu kişilerden bazılarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmalarda tutuklandığı, diğer şüpheliler hakkında da adli delillendirme işlemlerine devam edildiği vurgulandı.
"Gizli tanık" olarak ifadesi alınan İBB çalışanının beyanları da soruşturma dosyasına girdi.
Gizli tanık, 2024 Yerel Seçimleri'nde, DEM Parti'nin CHP'yi desteklemesi için sağlanan para trafiğinin şüpheli Murat Ongun tarafından gerçekleştirildiğini ifade etti.
Ayrıca gizli tanık, ifadesinin devamında, iki parti arasındaki bağlantıyı Mahir Polat ve Resul Emrah Şahan'ın yanı sıra İmamoğlu'nun kurduğu Reform Enstitüsünün başkanı Mehmet Ali Çalışkan'ın sağladığını, terör örgütüne müzahir Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (DİAYDER) üzerinden alımlara Polat'ın aracı olduğunu anlattı.
"PKK şüphelisi kamuoyunu İmamoğlu lehine yönlendirdi" iddiası
Soruşturmada, şüpheli Azad Barış ile şüpheli Resul Emrah Şahan'ın çok sayıda buluşmalarının tespit edildiği, Barış'ın sahibi olduğu Spectrum House danışmanlık ve anket araştırma şirketi üzerinden İmamoğlu lehine kamuoyu ve medyanın yönlendirildiği belirlendi.
Soruşturmada hazırlanan bilgi notunda ayrıca şu ifadeler yer aldı:
"Anlatılan hususlar bir arada değerlendirildiğinde, Ekrem İmamoğlu'nun diğer şüphelilerle birlikte yerel seçimlerde, belediye meclis üyesi listelerinin kendisinin onayıyla belirlenmesi de nazara alındığında, CHP’nin desteklenmesi karşılığında terör örgütünün yönetimince de ifade edilen metropollerde etkinliğinin artırılması faaliyetine bilerek iştirak etmek suretiyle PKK/KCK terör örgütüne yardım etme suçunu işledikleri anlaşılmıştır."
Bazı şüphelilerin banka kasalarına el konuldu
Soruşturma kapsamında şüphelilerin çeşitli bankalarda özel kasalarının olduğu tespit edildi.
Şüphelilerden Murat Ongun'un 2, reklamcı ve tekstilci Hüseyin Köksal'ın 1 kasasının bulunduğu belirlendi.
Firari şüpheli Emrah Bağdatlı'nın 1, İmamoğlu İnşaat ve SSB Gayrimenkul Genel Müdürü Tuncay Yılmaz'ın 2, İBB İştirakler Başkanı Ertan Yıldız'ın 2, İBB Spor Genel Müdürü Fatih Keleş'in 1, BVA firması sahibi şüpheli Murat Kapki'nin de 2 kasası olduğu tespit edildi.
Savcılığın talimatıyla İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürlüğü ekiplerinin, banka kasalarına yönelik arama ve el koyma faaliyeti gerçekleştirdiği öğrenildi.
Sosyal medyadaki provokatif paylaşımlara ilişkin 54 gözaltı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, bazı sosyal medya hesapları üzerinden "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" ve "Suç işlemeye tahrik" suçları kapsamında 72'si yurt dışında olmak üzere 326 şüpheli hesap yöneticisinin tespit edildiğini belirtti.
Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ve Güvenlik Daire Başkanlığının yaptığı koordineli çalışmalar sonucunda 54 şüphelinin yakalandığı bilgisini veren Yerlikaya, şunları kaydetti:
"Diğer şüphelilerin yakalanmasına yönelik çalışmalar devam etmektedir. Ayrıca, dün gece düzenlenen gösterilerde 53 şahsa, 2911 Sayılı Kanuna Muhalefet, Kamu Malına Zarar Verme ve Görevi Yaptırmamak İçin Direnme suçlarından işlem yapılmıştır. Bu gösterilerde 16 polisimiz yaralanmıştır. Polislerimize acil şifalar diliyorum. Kahraman polislerimiz, milletimizin huzuru ve güvenliği için gece gündüz demeden görev başındadır. Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığımız, kanunların verdiği yetki çerçevesinde suç ve suçlularla mücadelemize kararlılıkla devam etmektedir."
Provokatif paylaşım yapan 2 şüpheliye tutuklama talebi
Soruşturmalara ilişkin sosyal medya platformları üzerinden kamu düzeni ve barışını bozmaya yönelik provokatif ve manipülasyon içeren paylaşımlar yapan 2 şüphelinin kimliği tespit edildi.
Gözaltına alınan şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından İstanbul Adalet Sarayı'na götürüldü.
Soruşturma savcılığında ifadeleri alınan şüpheliler, "suç işlemeye alenen tahrik" suçundan tutuklanmaları talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
İBB'de "ihale yolsuzluğu" MASAK raporunda yer aldı
Soruşturma kapsamında hazırlanan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporları üzerinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerince detaylı inceleme yapılıyor.
Raporlarda, 2021 yılında şüpheli Ali Nuhoğlu'nun şirketinde elektrikçi olarak çalışan 22 yaşındaki Furkan Remzi Ceylan'ın 2023'te İstcon İnşaat Yatırım Sanayi ve Ticaret AŞ Yönetim Kurulu Başkanı olduğu tespiti dikkati çekti.
Ceylan'ın yönetim kurulu başkanlığı yaptığı şirketin sadece 2024 yılında KİPTAŞ ve İSFALT'tan 3 milyar liralık ihale aldığı belirtilen raporda, bu paranın Nuhoğlu'nun şirketine aktarıldığı, daha sonra da Nuhoğlu tarafından verilen vekaletle Ceylan ve şoförü tarafından nakit olarak çekildiği kaydedildi.
Ali Nuhoğlu ve Furkan Remzi Ceylan, gözaltına alınan şüpheliler arasında yer alıyor.
MASAK raporunun detaylarına ulaşıldı
Savcılığın talebi üzerine MASAK tarafından Spectrum House Düşünce ve Araştırma Merkezi ile İmamoğlu, Polat, Ongun ve Şahan'ın hesap hareketlerine ilişkin düzenlenen 17 Mart 2025 tarihli Mali Analiz Raporu soruşturma dosyasına girdi.
Raporda, İmamoğlu'nun SGK verilerine göre sigorta başlangıç tarihinin 1 Haziran 1986 olduğu, 4B kapsamında 2008-2014 yıllarında muhtelif tarihlerde "Gayrimenkul Faaliyetleri" alanında sigorta priminin yattığı, 4C kapsamında 2014-2025 yıllarında Beylikdüzü Belediye Başkanlığı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı kurumlarında "Belediye Başkanı" ünvanı ile sigorta kaydının bulunduğu belirtildi.
Ekrem İmamoğlu adına çok sayıda çeşitli yollarla edinilmiş taşınmaz kaydı bulunduğu belirtilen raporda, İmamoğlu'nun Balıkesir, İstanbul-Beylikdüzü, Çanakkale ve Bayramiç il ve ilçelerinde 17 adet taşınmazı satış yoluyla edindiği, Hasan İmamoğlu isimli şahıstan da Balıkesir-Edremit konumlu 5 adet taşınmazın bağış yoluyla Ekrem İmamoğlu adına geçtiği kaydedildi.
Raporda, İmamoğlu'nun, 2020-2025 yıllarında muhtelif tarihlere ait "tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında dolandırıcılık", "suç işlemeye alenen tahrik etme", "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme", "basit tehdit", "adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs", "yargı görevini yapanı etkileme", "görevi kötüye kullanma", "cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir kamu faaliyetinin yürütülmesini engellemek", "kamu kurum veya kuruluşlarının ihalesine fesat karıştırmak" gibi suçlardan soruşturma ve kovuşturma kaydının bulunduğu bilgisine yer verildi.
"FETÖ üyeliği ve örgüte finans sağlamak" suçundan tutuklanan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun danışmanı Erkan Karaarslan'ın sahibi olduğu şirketlere İstanbul'un Avcılar, Beylikdüzü ve Sarıyer belediyelerinden toplamda 10 milyon 329 bin lira danışmanlık ücreti aktarıldığı belirtilen raporda, İmamoğlu ile Karaarslan arasında 1 milyon 754 bin liralık danışmanlık anlaşmasının yapıldığı hususundaki istihbari mahiyetteki bilgide İmamoğlu'nun adının geçtiği kaydedildi.
Raporda, İmamoğlu'nun gayrimenkul alım satım ilişkisinde bulunduğu Tahir Başarır, Lütfü Ağgül ve Mustafa Çobanoğlu'nun İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen bazı soruşturmalarda adlarının geçtiği bildirildi.
Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın SGK başlangıcının ise 2 Mart 2006 olduğu kaydedilen raporda, İzmir'in Dikili ilçesinde Şahan adına 1 adet taşınmaz kaydı bulunduğu aktarıldı.
Şahan'ın tapu işlemlerinde satışa taraf olan Zafer Temel isimli şahsa 10 Haziran 2022 ve 23 Haziran 2022 tarihlerinde toplam 1 milyon 300 bin lira gönderdiği tespitine yer verilen raporda, Şahan'ın para transfer ilişkisinde bulunduğu Güneş Önder Göktaş'ın UYAP tutuklama ve yakalama kayıtları sorgusunda "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak" suçundan yakalama kararı bulunduğu ve Adana 4. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen kararla arandığı belirtildi.
Raporda, Murat Ongun adına İstanbul'un Beylikdüzü ilçesinde konumlu 1 adet taşınmaz kaydı bulunduğu, tapu işlemlerinde ilgili satışa taraf olan Gürcan Yükseloğlu isimli şahısla herhangi bir para transferine rastlanılmadığı, şahsın para transfer ilişkisinde bulunduğu kişiler hakkında herhangi bir kayda ulaşılamadığı ifade edildi.
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat'ın ise para transfer ilişkisinde bulunduğu Oğuzhan İnce ve Sultan Kaya'nın "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan UYAP kayıtlarının bulunduğu, İnce ve Kaya'nın İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği kararıyla arandığı bilgisine raporda yer verildi.
"Sözde araştırma merkezi"
Raporda, Spectrum House Düşünce ve Araştırma Merkezi adıyla GİB INTRANET'te yapılan prefix sorgulamalarında herhangi bir kayda ulaşılamadığı, Spectrum adlı "sözde" araştırma merkezinin başka bir ad altında mükellefiyet kaydının olabileceği kanaatine varıldığı bildirildi. İlgili web sitesindeki iletişim bölümünde yer alan telefon numaralarının araştırılması neticesinde bir numaranın "Norm Sosyoekonomik ve Kültürel Çalışmalar Derneği", diğer numaranın ise Hunav Altun adına kayıtlı olduğunun saptandığı anlatıldı.
Raporda, açık kaynaklarda yapılan araştırmalar neticesinde Spectrum House Düşünce ve Araştırma Merkezi adında www.spectrumhouse.com.tr web sitesine ulaşıldığı, sitedeki "ekibimiz" adlı bölümde Azad Barış, Zeki Gürür, Tülin Johansson, Natalya Kemenci, Ayşe Sevencan, Yusuf Buzğan, Hunav Altun, Demet Sabuncuoğlu, Dicle Yıldız Katar, Deniz Nilüfer, Ozan Polat isimli şahısların yer aldığı belirtildi.
Azad Barış adlı kişinin, Hunav Altun, Demet Sabuncuoğlu ve Zeki Gürür adlı kişilerle para transferinin bulunduğu bilgisine yer verilen raporda, web sitesindeki telefon numaralarının Norm Sosyoekonomik Ve Kültürel Çalışmalar Derneği ve Hunav Altun adına kayıtlı olduğu tespitine yer verildi.
Raporda, Norm Sosyoekonomik Ve Kültürel Çalışmalar Derneği hakkında yapılan sorgulamalarda kısıtlı bir para transferine rastlandığı ancak derneğin para transferinde bulunduğu şahıslar arasında Demet Sabuncuoğlu, Natalya Ketenci ve Ayşe Sevencen isimli şahısların yer aldığı, ayrıca Norm Sosyoekonomik ve Kültürel Çalışmalar Derneğinin para transfer ilişkisinde bulunduğu şahıslar arasında Azad Barış'ın eski iş ortağı Ebru Özdemir'in de bulunduğu bildirildi.
Azad Barış'ın 2 Ağustos 2024 itibarıyla yüzde 100 hissesine sahip olduğu Medworx International Danışmanlık ve İnsan Kaynakları Limited Şirketinin 18 Ekim 2023 ve 1 Ağustos 2024 tarihleri arasında sahibi olan Ebru Özdemir'e yönelik de araştırma yapıldığı aktarılan raporda, Özdemir'in SGK 4A kapsamında 2024 yılında Şişli Belediyesinde kurum başkan yardımcısı ünvanı ile sigorta priminin yattığı, daha önceki yıllarda "mütercim proje yöneticisi" ünvanları ile sigorta kaydının bulunduğu, 4B kapsamında spor malzemeleri imalatı faaliyet alanıyla sigorta priminin yattığı kaydedildi.
Azad Barış'tan HDP'nin hesabına 21 milyon lira para transferi tespiti
Raporda, firari şüpheli Azad Barış'ın SGK verilerine göre 4A kapsamında sigorta başlangıç tarihinin 29 Ağustos 2015 olduğu, 2015-2025 yılları arasında "Çevirmen (Tercüman), Satış Danışmanı / Uzmanı" çalışma ünvanı ile sigorta kaydının bulunduğu, 2 Ağustos 2024 itibarıyla "Medworx İnternational Danışmanlık ve İnsan Kaynakları Limited Şirketinin sahibi olduğu kaydedildi.
Barış'ın, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Genel Merkezi hesabına "6922 ada 10 parsel satış bedeli ödeme" işlem açıklamalarıyla iki işlemde toplam 21 milyon lira gönderdiği ifade edilen raporda, HDP'nin hesabından Barış'ın hesabına çeşitli para transferleri yapıldığı, Barış'ın para transferi gerçekleştirdiği bazı kişilerin "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan adli kayıtları olduğu aktarıldı.
Raporda, Barış'ın para hareketlerinde ise 2017-2025 yılları arasında sürekli olarak döviz yatırma-çekme işlemleri bulunduğu, ancak bazı dönemler işlem hacminde artışlar görüldüğü, özellikle 2022'de 1 milyon 298 bin dolar ve 2024'te 1 milyon 18 bin dolar para yatırılmasının dikkati çektiği kaydedildi.
Medworx International Danışmanlık ve İnsan Kaynakları Limited Şirketi’nin 2023 ve 2024 yılında şüpheli Ebru Özdemir'e ait olduğu, şirketin Azad Barış'a devredilmesinde aralarında para transferine rastlanılmadığı anlatılan raporda, Barış’ın 2019-2024 yılları arasında Özdemir'e parça parça işlemlerle 1 milyon 545 bin 423 lira gönderdiği işlemlerin açıklamalarında "demo, oso, oslo, barış, s.house, spectrum, demet Sabuncuoğlu, bodrum okumaları için, barın yarısı benden" gibi ifadeler olduğu vurgulandı.
Raporda, Ebru Özdemir hakkında SGK verilerinde yapılan incelemelerde, 4A kapsamında 2024'te "Şişli Belediyesinde Kurum Başkan Yardımcısı" ünvanı ile sigorta priminin yattığı, daha önceki yıllarda "Mütercim Proje Yöneticisi" ünvanı ile sigorta kaydının bulunduğu, 4B kapsamında "Spor Malzemeleri İmalatı" faaliyet alanı ile sigorta priminin yattığı ifade edildi.
Şirkete en çok para transferi Azad Barış'tan
Özdemir'in şirketi adına kayıtlı herhangi bir taşınmaz bulunmadığı, 1 araç kaydının bulunduğu, 2023 beyannamesine göre öz kaynaklarının sıfır olduğu, şirketin taahhüt ettiği sermayeden bir kısmını ödediği ve onun da zarar ile sıfır olduğu aktarılan raporda, şirketin 2024 yılı 9 aylık geçici e-beyannamesine göre yine zarar ettiği, 2024'te yıllık beyanname henüz verilmediğinden şirkete ait taşıtın şirket ortağı tarafından şirkete gönderilen para ile satın alınmış olabileceği, şirketin en çok para transferini 6 milyon 500 bin lira ile Azad Barış'tan aldığı vurgulandı.
Raporda, söz konusu şirket adına vekalet ile nakit para çekme işlemi gerçekleştiren, firmanın bankacılık yetkilisi olan ve SGK verilerine göre 2021-2025 yılları arasında "Ön Muhasebeci" ünvanı ile sigorta primi yatan Hunav Altun hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yakalama kararı olduğu anlatıldı.
Des Grup İthalat İhracat Çeviri ve Danışmanlık Hizmetleri Ticaret Limited Şirketinin sahibinin 26 Mart 2020 itibarıyla Ebru Özdemir olduğu kaydedilen raporda, şu ifadeler yer aldı:
"Şirketin e-beyannamelerine göre 2021, 2022 ve 2023 yıllarında zarar ettiği, biriken zararlardan dolayı şirketin öz kaynaklarının 2022 ve 2023 yıllarında eksi olduğu, şirketin faaliyetinin finansmanında ortaklara borçlar hesabına kaydedilen tutarlar ile özetle ortağın şirkete verdiği borç ile finansmanının sağlandığı hususunda kanaat oluştuğu, şirketin en çok para transferini HDP Genel Merkezi'nden aldığı anlaşılmıştır."
Raporda ayrıca, şirket hakkında, HDP ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi için düzenlenmiş 6 e-fatura olduğu ve bu faturaların toplam değerinin 4 milyon 254 bin lirayı bulduğu aktarıldı.
Reform Vakfına ilişkin MASAK raporuna ulaşıldı
Başsavcılığın talebi üzerine, Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı tarafından firari şüpheli Mehmet Ali Çalışkan ve Reform Vakfı hakkında hazırlanan rapor, soruşturma dosyasına girdi.
Raporda, şüpheli Çalışkan'ın SGK verilerine göre 4A kapsamında 2004-2025 yılları arasında muhtelif tarihlerde "Genel Müdür, Denetçi, Danışman (Müşavir), Dernek, Vakıf, Birlik ve STK Başkan ve Üst Düzey Yöneticisi, Proje Yöneticisi" çalışma ünvanı ile sigorta kaydının bulunduğu, 4B kapsamında 2018-2023 yılları arasında farklı tarihlerde "Piyasa ve Kamuoyu Araştırma Faaliyetleri" iş kolunda sigorta priminin yattığı kaydedildi.
Çalışkan'ın 2019'da Team Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi AŞ'nin yüzde 50 ortaklık payına sahip olduğu, 2022'den itibaren de Reform Enstitüsü Danışmanlık AŞ'de yöneticilik kaydı bulunduğu aktarılan raporda, bankacılık transfer bilgilerinde lira cinsinden transferlerinde dönem dönem artışlarla birlikte 2024'te alıcısı olduğu para transferleri ile göndericisi olduğu GBP para transferlerinin işlem hacmindeki artışın genel mali profiliyle uyumsuzluk taşıdığı ifade edildi.
Raporda, Çalışkan'ın 2024'te bir alıcıya 16 milyon 753 bin lira tutarında 385 bin sterlin gönderdiği, paranın kaynağına yönelik yapılan araştırmalarda, aynı yıl yakın tarihte hesaplarına Team Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi AŞ'den farklı tutarlarla toplam 5 milyon 910 bin lira, Gürsel Avşar isimli kişiden de 2 milyon 135 bin lira para transferi yapıldığı anlatıldı.
Çalışkan'ın para transferinde bulunduğu bazı kişilerin çeşitli suçlardan soruşturma ve kovuşturma kayıtları olduğu, bunların arasından kimilerinin "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan kaydı bulunduğu bilgisi de raporda yer aldı.
Raporda, Reform Vakfının faaliyet alanının "Sosyal ve beşeri bilimlerle ilgili araştırma ve deneysel geliştirme faaliyetleri" olduğu, yöneticilerinin Necati Özkan, Evren Balta ve İsmail Doğan Subaşı'ndan oluştuğu, para transfer ilişkisinde bulunduğu Murat Yeğen isimli kişinin "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan kaydı olduğu bilgisine de yer verildi.
İçişleri Bakanı Yerlikaya, izinsiz gösterilerde 97 şüphelinin gözaltına alındığını açıkladı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul Büyükşehir Belediyesine yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmasını protesto etmek amacıyla gerçekleştirilen izinsiz gösterilerde 97 şüphelinin gözaltına alındığını bildirdi.
Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:
"Polislerimiz, sabır ve sağduyuyla aziz milletimizin huzur ve güvenini tehdit edenlere, provokasyonlara, vandallığa geçit vermedi, vermeyecek. Sokakları yaptıkları çağrılarla terörize etmeye çalışanlar emellerine asla ulaşamayacak. Bu geceki gösterilerde, 2911 sayılı Kanun'a muhalefet, kamu malına zarar verme ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından 97 şüpheli gözaltına alındı. Huzur ve güvenliğimizin teminatı olan polislerimiz gece gündüz demeden görevlerinin başındalar."
DMM, "Türkiye'deki gösteriler sırasında kaydedildiği" iddia edilen görüntüleri yalanladı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), "Türkiye'deki gösteriler sırasında kaydedildiği" iddia edilen görüntüleri yalanladı.
DMM'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, bazı uluslararası basın yayın organlarında yer alan ve sosyal medya hesaplarından paylaşılan görüntülerin, "Türkiye'deki gösteriler sırasında kaydedildiği" iddiasının doğru olmadığı bildirildi.
İddiaya konu görüntülerin, Türkiye ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığı vurgulanan açıklamada, "Yapılan taramalar sonucunda bahse konu görüntülerin, Katolik Kilisesi'nin ruhani lideri ve Vatikan'ın Devlet Başkanı Papa Franciscus'un, 8-10 Eylül 2024'te Güneydoğu Asya turu kapsamında Doğu Timor'a gerçekleştirdiği ziyaret sırasında kaydedildiği tespit edilmiştir." ifadeleri kullanıldı.
Kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar edilmemesi gerektiği belirtildi.
DMM, "İmamoğlu'nun açtığı kreşe şafak operasyonu" iddialarını yalanladı
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), "İmamoğlu'nun açtığı kreşe şafak operasyonu" iddialarını yalanladı.
DMM'nin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, bazı sosyal medya hesaplarından paylaşılan, "İmamoğlu'nun açtığı kreşe şafak operasyonu" iddiasının doğru olmadığı bildirildi.
İddiaya konu fotoğrafın, 2020 yılında Esenyurt'ta bir binanın bodrum katında işletilen kaçak kreşe yapılan denetime ait olduğunun tespit edildiği belirtilen açıklamada, "Kreş olarak kullanılan daire, Esenyurt Belediyesi zabıta ekipleri tarafından denetim sonrası mühürlenmiştir. Kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar etmeyiniz." ifadeleri kullanıldı.
KAYNAK AA