Partisinin Hatay İl Başkanlığını ziyaret eden Arıkan, deprem sonrası halen çözülemeyen sorunlara, eksik kalan çalışmalara ve hükümetin yaklaşımına ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Özellikle rezerv alan uygulamasına yönelik tepkisini dile getiren Arıkan, "Bölgedeki vatandaşların evleri, arsaları devlet eliyle çok düşük bedellerle istimlak ediliyor. İnsanlar kendi imkanlarıyla barınma ihtiyacını karşılamaya çalışırken, bu yerlerin rezerv alan ilan edilerek ellerinden alınması büyük bir mağduriyet yaratıyor" dedi.

"İki Yılda Gereken Ders Alınmadı, İhmaller Zirve Yaptı"

Bölgede yapılan incelemeler sonucu, eksikliklerin ve ihmallerin devam ettiğini vurgulayan Saadet Partisi lideri, şunları söyledi:

"Ne yazık ki 2 yıl geçmesine rağmen, bölgede ciddi bir ihmalkarlık söz konusu. Sorunlar görmezden geliniyor, halk kaderine terk ediliyor. 1999 Gölcük Depremi'nden sonra 'Bir daha böyle bir felakette hazırlıksız yakalanmayacağız' denmişti ama bugün görüyoruz ki gerekli ders alınmamış. Bilim insanları yeni büyük depremler konusunda uyarılarda bulunuyor. Bingöl’de, İstanbul’da beklenen depremler için hiçbir ciddi hazırlık yok. 6 Şubat’tan bugüne kadar yaşanan süreç, devletin depremlere karşı önlem almak yerine günü kurtarma politikalarıyla hareket ettiğini gösteriyor."

Deprem bölgesinde barınma, altyapı, işsizlik, elektrik ve doğal gaz gibi temel hizmetlerde ciddi eksikliklerin devam ettiğini söyleyen Arıkan, Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra verilen sözlerin yerine getirilmediğini belirtti.

"Söz Verilen Konutların Üçte Biri Teslim Edildi, Onlar da Eksiklerle Dolu"

Hükümetin deprem bölgesine dair verdiği sözlerin büyük oranda yerine getirilmediğini vurgulayan Saadet Partisi lideri, yapılan konutların eksikliklerle dolu olduğunu ve hala teslim edilmeyen binlerce konut bulunduğunu belirtti:

"Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra yetkililer, büyük vaatlerde bulundu. Ancak bugün görüyoruz ki söz verilen konutların yalnızca üçte biri teslim edildi, geri kalan üçte ikisi ise hala ortada yok. Dahası, teslim edilen konutların da eksiklikleri var. Elektrik, su, doğalgaz altyapısında sorunlar devam ediyor. İnsanlar iki yıldır konteynerlerde yaşıyor, işsizlik en büyük sorunlardan biri haline gelmiş durumda."

"Rezerv Alan Uygulaması: İnsanlar Komik Paralarla Evlerinden Ediliyor"

Bölgede en büyük tartışmalardan birinin rezerv alan uygulaması olduğunu ifade eden Arıkan, depremzede vatandaşların mağdur edildiğini belirtti.

"İnsanlar depremden sonra zor koşullarda ayakta kalmaya çalışıyor. Evlerinin eksikliklerini tamamlayarak hayatlarına devam etmeye çalışıyorlar. Ancak hükümet, bu bölgeleri rezerv alan ilan ederek insanların evlerini, arsalarını çok düşük bedellerle istimlak etmeye çalışıyor. Çok komik paralar teklif ediliyor. Bir vatandaş, kendi imkanlarıyla toparlanmaya çalışırken, devlet eliyle elindeki tüm mal varlığının gasp edilmesi asla kabul edilemez. Bu, bölgeye gösterilmesi gereken ihtimamın gösterilmediğinin en büyük kanıtıdır."

Arıkan, TBMM’de rezerv alan yasasının geçmemesi için büyük çaba sarf ettiklerini ancak hükümetin bu yasayı geçirdiğini belirterek, bölgedeki vatandaşların büyük bir mağduriyet yaşadığını ifade etti.

"Mücbir Sebep Yasası 5 Yıl Uzatılmalı, İnsanlar Kendilerine Muhtaç Hale Getiriliyor"

Saadet Partisi Genel Başkanı, mücbir sebep yasasının bölge halkı için yetersiz kaldığını ve insanların sürekli kısa süreli uzatmalarla psikolojik olarak baskı altında tutulduğunu söyledi.

"Mücbir sebep uygulaması son derece önemli. Ancak hükümet, bunu üç ay, altı ay gibi kısa sürelerle uzatarak insanları kendilerine muhtaç hale getiriyor. Bu yanlış bir uygulamadır. Bölgedeki esnafa, iş insanlarına, çiftçilere ve vatandaşlara rahat bir nefes aldırmak için mücbir sebep yasasının en az 5 yıl boyunca kesintisiz olarak devam etmesi gerekmektedir. Bugün bile işsizlik, barınma ve ekonomik sıkıntılar had safhadayken, insanlara ‘Artık vergi borçlarınızı ödeyin’ demek büyük bir adaletsizliktir."

"Asbest Kaynaklı Sağlık Sorunları Giderilmedi"

Deprem sonrası yıkılan binalardan çıkan asbest ve diğer tehlikeli atıkların bölge halkının sağlığını tehdit etmeye devam ettiğini belirten Arıkan, yetkililerin bu konuda ciddi önlemler almadığını söyledi:

"İki yıl geçmesine rağmen hafriyatların tam olarak kaldırılmadığını görüyoruz. En önemlisi de asbest kaynaklı sağlık sorunlarına karşı yeterli önlemler alınmadı. Deprem bölgesinde asbest maruziyeti ciddi bir halk sağlığı sorunudur ve yetkililer bu konuda çok geç kaldı. Maske dağıtımı bile gerektiği gibi yapılmadı."

Özgür Özel Adıyaman'da Sözcü Tv yayınına katıldı Özgür Özel Adıyaman'da Sözcü Tv yayınına katıldı

"Deprem Bölgesinde İnsanlar Umudunu Kaybetmiş Durumda"

Bölgede en büyük sıkıntılardan birinin insanların geleceğe dair umutlarını kaybetmesi olduğunu vurgulayan Arıkan, halkın artık feryat edecek takati bile kalmadığını ifade etti:

"Bu bölgede sadece konut ihtiyacı değil, aynı zamanda insanların psikolojik durumu da büyük bir problem haline gelmiş durumda. Artık insanlar feryat etmekten bile yorulmuş, umutlarını kaybetmiş haldeler. İnsanların, ‘Artık düzeleceğine inanmıyoruz’ dediğini üzülerek duyuyoruz. Hükümetin bu kaybolan umudu geri getirmek için derhal harekete geçmesi gerekiyor."

"Saadet Partisi Olarak Deprem Bölgesinin Ayağa Kalkması İçin Mücadele Edeceğiz"

Arıkan, partisinin deprem bölgesinin yeniden yaşanabilir bir hale gelmesi için mücadele edeceğini belirterek şunları söyledi:

"Hatay’ımızın, Adıyaman’ımızın, Kahramanmaraş’ımızın, Malatya’mızın yaşanabilir şehirler haline gelmesi için üzerimize düşeni en iyi şekilde yapacağız. Bu bölgenin insanları sahipsiz değil, onların sesi olmaya devam edeceğiz."

Kaynak : PHA

Kaynak: rss