Ülkemizi derinden sarsan, 11 ili doğrudan etkileyen ve binlerce insanın hayatına mal olan bu büyük felaketin yıl dönümünde, Adıyaman İnşaat Mühendisleri Odası Temsilcisi Tuncay Kaya önemli açıklamalarda bulundu.
Kaya, Türkiye’nin bir deprem ülkesi olmasına rağmen hala yeterli önlemlerin alınmadığını vurgulayarak, yapı denetim sistemindeki eksikliklerden, riskli yapı stokuna kadar birçok konuda uyarılarda bulundu.
Türkiye Depremlere Karşı Hala Hazır Değil
Türkiye’de her altı yılda bir 7 ve üzeri büyüklüğünde, her yıl ise en az iki adet 6 ve üzeri büyüklüğünde deprem yaşandığını hatırlatan Tuncay Kaya, 2023 yılında 74.232, 2024 yılında ise 31.890 depremin kaydedildiğini söyledi. Ancak, bunca uyarıya rağmen gerekli önlemlerin hala alınmadığını belirten Kaya, şu çarpıcı ifadeleri kullandı:
"Türkiye’de her yıl ortalama 25 bin civarında deprem meydana geliyor. Bu kadar büyük bir deprem geçmişine sahip bir ülkede, hâlâ riskli yapı stoku bilinmiyor. Yapılarımızın depreme dayanıklı olup olmadığı konusunda belirsizlik devam ediyor."
6-7 Milyon Riskli Yapının Sadece %10'u Dönüştürüldü
TBMM Kahramanmaraş Deprem Araştırma Komisyonu tarafından Mayıs 2023'te yayımlanan rapora göre, 6-7 milyon konutun acilen dönüştürülmesi gerektiği belirtilmişti. Ancak, son 11 yılda sadece 781.333 konutun riskli yapı olarak tespit edilip, 711.545'inin yıkıldığı ifade edildi. Bu hızla devam edilirse, riskli yapıların dönüşümünün tamamlanmasının 100 yıl süreceği öngörülüyor.
Tuncay Kaya, bu sürecin yetersizliği nedeniyle ülkenin her an yeni bir felaketle karşı karşıya kalabileceğini ifade etti.
6 Şubat Depremlerinin Ardından Konut Vaadi Gerçekleşmedi
6 Şubat depremlerinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 650 bin konut inşa edileceğini ve bunlardan 319 bininin bir yıl içinde teslim edileceğini açıklamıştı. Ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın son verilerine göre:
Sadece 201 bin konut tamamlandı.
Vadedilen konutların %31'i ancak teslim edildi.
Köy konutlarının ise yalnızca %22’si tamamlanabildi.
Özellikle elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinin eksikliği, ulaşım problemleri ve altyapı yetersizliği nedeniyle tamamlanan konutlarda da yaşamın tam anlamıyla normale dönmediği bildirildi. Kaya, bu hızda devam edilirse tüm deprem konutlarının tamamlanmasının en az 4 yıl daha süreceğini belirtti.
Deprem Bölgesinde Altyapı Sorunları Devam Ediyor
Deprem bölgesinde en büyük sıkıntılardan biri de altyapı yetersizliği. Bugün hala binlerce kişi konteyner kentlerde yaşamak zorunda kalırken, elektrik ve su kesintileri gibi temel sorunlar devam ediyor. Özellikle temiz suya erişimde yaşanan sıkıntılar, hijyen eksikliği ve salgın hastalık riski, bölge halkının yaşam koşullarını zorlaştırıyor.
Kaya’nın ifadelerine göre:
“Depremden sağ kurtulan vatandaşlarımız, başka felaketlerle mücadele etmek zorunda kalıyor. Sel baskınları, konteyner yangınları ve hijyen sorunları, halkın yaşam kalitesini düşürüyor.
Özellikle enkaz kaldırma işlemlerinde yapılan kuralsızlıkların asbest yayılımına yol açtığı ve bu durumun ciddi çevresel sorunlara neden olduğu ifade edildi.
Sorumlular Yargılanmıyor, Suç Teknik Elemanlara Yıkılıyor
Tuncay Kaya, yargı sürecinde de ciddi eksiklikler olduğunu belirtti. 6 Şubat depremlerinin ardından başlatılan davalarda 5 binden fazla kişinin ölümüne sebep olan binaların sorumlularının yargılandığı ancak sadece 60 kamu görevlisine soruşturma izni verildiği bildirildi.
Kaya, asıl sorumluların yargılanması gerektiğini, ancak sorumluluğun teknik elemanlara yıkıldığını belirterek şunları söyledi:
“İmar afları ile kaçak yapılaşmayı yasallaştıran siyasi irade hiçbir şekilde hesap vermiyor. Ancak mühendisler ve teknik elemanlar günah keçisi ilan ediliyor. Adil yargılanma ilkesine aykırı bir süreç yürütülüyor."
Ayrıca, bilirkişi raporlarında hukuka aykırı kusur belirlemeleri yapıldığı ve bunların doğrudan yargılamaya yön verdiği vurgulandı.
Türkiye Yeni Felaketleri Bekliyor! Yetkililer Harekete Geçmeli
Tuncay Kaya, Türkiye’nin 17 Ağustos Depremi’nden sonra büyük vaatlerde bulunmasına rağmen kalıcı çözümler üretemediğini ve bu yüzden 6 Şubat Depremlerinde aynı acıların tekrar yaşandığını belirtti. Mevcut sürecin değişmemesi halinde, yeni depremlerde benzer acıların kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.
Kaya, atılması gereken adımları şöyle sıraladı:
Riskli yapı stokunun tespiti hızlandırılmalı ve dönüşüm süreci hızlandırılmalıdır.
Yapı denetim sistemi tamamen revize edilerek bağımsız denetim mekanizmaları oluşturulmalıdır.
Kaçak yapılaşma ve imar afları tamamen yasaklanmalıdır.
Afet sonrası barınma ve altyapı çalışmalarının hızlandırılması için merkezi ve yerel yönetimler ortak bir program yürütmelidir.
Sorumluların adil bir şekilde yargılanmasını sağlamak için şeffaf yargılama süreçleri oluşturulmalıdır.
Sonuç: "Depremi Unutmayın, Unutturmayın"
Tuncay Kaya, açıklamalarını şu sözlerle tamamladı:
"6 Şubat Depremlerinin yıl dönümünde, kaybettiklerimizin acısı yüreklerimizde tazeliğini korurken, sorumlular hâlâ harekete geçmiş değil. Eğer gerekli önlemleri almazsak, bu felaketlerin tekrar yaşanması kaçınılmazdır. Bilimi, mühendisliği ve meslek odalarını sürece dahil etmeden alınan kararlar, günü kurtarmaktan öteye geçmeyecektir. Depremleri durduramayız ama yıkımları önleyebiliriz. Artık vakit kaybetmeden harekete geçilmeli, Türkiye’nin depreme dayanıklı hale getirilmesi sağlanmalıdır.”
Kaynak : PHA