Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depreminin yıkıcı etkisi Adıyaman'da da hissedildi. Meral Akbaş, yıkılan evinin enkazı altında saatlerce kurtarılmayı bekledi. Eşi olmayan Akbaş, çocuğuyla birlikte yaşam mücadelesi veriyor.
Akbaş, boşandığı kocasının tüm haklarını elinden aldığını belirterek yetkililere seslendi. Akbaş, "6 Şubat'ta yaşadığımız mahşer gününde 58 bin ölüm, kayıplar ve yaralılar vardı. Adıyaman'da bebeğimle yalnız yaşıyorduk. O molozların altında saatlerce ecel terleri döktük. Çıkarıldıktan sonra açlık, susuzluk, yaralarım ve kaybettiğim yakınlarımla mücadele ettim. Zor şartlarda tuttuğum avukatım ve yüzlerce artçı deprem yaşarken, 2 yıldır çekişmeli olan boşanma davasındaki eski eşim Mehmet Emül hala adresimde kayıtlıymış. Antalya'da devletin sunduğu tüm yardımlara başvurmuş" dedi.
Akbaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'dan yardım talep ederek, "Bu konunun çözümü için lütfen yaşadığım mağduriyeti duyun. Gitmediğim yer kalmadı. Bebeğimle yaşadığım 2 büyük deprem yetmezmiş gibi bize bunu yaşatan kişi için 3. bir deprem yaşattı. Aldığım ağır darbelerden dolayı ağır işte çalışamıyorum. Lütfen bana bir iş imkanı sağlayın. Türkiye'nin neresinde olursa gitmeye razıyım. Aile Bakanımız, Haluk Levent ve Acun Ilıcalı'ya sesleniyorum, umarım sesimi duyarsınız. Ayaklanmam için çocuğuma bakabilmem için sesimi duyan duyarlı insanlarımız var. Mehmet Emül için verebileceğim en güzel cevap deli gibi çalışmak ve pes etmemenin gücü olacak. Adalet yolunda yürüdüğüm bu yolda zaferle çıkmak istiyorum" ifadelerini kullandı.
Meral Akbaş, zor şartlarda avukat tuttuğunu ve gönüllü avukatların bu yolda kendisine yardımcı olmasını umduğunu belirtti.
Meral Akbaş feryadını şu ifadelerle aktardı:
"6 Şubat'ta 58 bin ölüm, kayıpların ve yaralıların olduğu mahşer günü yaşadık. Adıyaman da bebeğimle yalnız yaşıyorduk. O molozların altında saatlerce ecel terleri dökerken, çıkarıldıktan sonra açlık, susuzluk, yaralarım, kaybettiğim yakınlarım, zor şatlarda tuttuğum avukatım, ve yüzlerce artçı depremi yaşarken 2 yıldır çekişmeli olan boşanma davasındaki Mehmet Emül hala adresimde kayıtlıymış diye Antalya ilçesinde gelip devletin biz depremzedelere sunduğu tüm devlet kurumlarına gidip ben depremzedeyim deyip tüm yardımları adına baş vurdu. Sayın Cumhurbaşkanımız içişleri bakanımız Sayın Ali Yerlikaya ve bu konunun çözümü için lütfen yaşadığım maduriyeti duyun gitmediğim yer kalmadı. Bebeğimle yaşadığım 2 büyük deprem yetmezcesine bize bunu yaşatan kişi için 3 üncü bir depremde o yaşattığı için siz değerli devlet yetkililerimize ve hukukun üstünlüğüne inanıyorum. Bu ve 11 ilde bunu yapan bazı uyanıklar için yasa ceza ne gerekiyorsa umarım sesimi duyarsınız. Adam demek ki 6 şubatda Adıyamanda olsaydı 1 molozda o üzerimize koyacaktı. Çocuğuma hem annelik hem babalık yapıyorum. Aldığım ağır darbelerden dolayı Ağır işte çalışamıyorum. Lütfen bana bir iş imkanı sağlarmısınız Türkiyenin neresi olursa gitmeye razıyım Aile bakanımıza, Haluk levente Acun abiye umarım sesimi duyarsınız. Ayaklanmam için çocuğuma bakabilmem için sesimi duyan duyarlı her bir insan Türkiyede iş imkanı sağlıycak çok kıymetli insanlarımız var beni çıkmazlara yoklukla sınamaya çalışan Mehmet Emül için verebileceğim en güzel cevap deli gibi çalışmak, pes etmemenin vereceği güç, Adalet yolunda yürüdüğüm bu yolda zaferle çıkmak olacaktır.
Hissediyorum ki bu mücadelemin sonunda inandığım bir başarı öyküsü çıkacak yine zor şartlarda avukat tutmuşum gönüllü avukatlar umarım bize dahil olup bu yolda bize yardımcı olurlar."

Kaynak : PHA