Depremde ikiz kardeşi Ayhan Sapdüzen’i, onun eşi ve iki oğlunu, ablasını ve yeğenlerini kaybeden Mustafa Sapdüzen, zor günleri atlatmaya çalışırken, aynı zamanda kente gelen diğer depremzedelerle bir araya gelerek bir dayanışma noktası oluşturdu. İşyerinin duvarlarına, depremde hayatını kaybeden 264 kişinin fotoğrafını asarak, çayevini bir anı mekânına dönüştürdü.

Acılarla Demlenen Çaylar, Paylaşılan Hikâyeler

Manisa'da Organize Suç Örgütüne yönelik"HÜCRE-8"  operasyonu Manisa'da Organize Suç Örgütüne yönelik"HÜCRE-8" operasyonu

Depremin ardından işini kaybeden ve geçimini sağlamak için çay ocağı açan Sapdüzen, zamanla burada sadece çay servisi yapmadığını, aynı zamanda depremzede müşterileriyle birlikte kayıpların yasını tuttuğunu söyledi.

"Depremde diğer yarımı, ikiz kardeşimi kaybettim. Eşi ve çocuklarıyla birlikte birçok yakınımı toprağa verdim. Şimdi onların fotoğrafları duvarlarımda ama acım hafiflemiyor. Her sabah onları selamlayarak güne başlıyorum. Buraya gelenler fotoğrafları görüyor ve biz de bir fotoğraf getirebilir miyiz diyorlar. Ben de hiçbirine hayır diyemedim. Şimdi duvarlarda yer kalmadı ama gelen fotoğrafları biriktiriyorum. Eğer ileride daha büyük bir çayevim olursa, daha fazla kaybı anmak için yer açacağım," diyor.

264 Kayıp, 264 Hikâye

Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen acılar hâlâ taze. Çayevinin duvarlarına asılan fotoğraflar, buraya gelen müşterilerin kayıplarını hatırladığı, anılarını paylaştığı ve yasını tuttuğu bir alan yaratmış durumda.

Zamanla, müşterilerin de yakınlarını anmak için fotoğraflar getirmesiyle duvarlardaki kayıp sayısı 264’e ulaştı. Sapdüzen, çayevinin hüzünlü bir buluşma noktası haline geldiğini ve insanların burada birbirine destek olduğunu söylüyor.

Müşteriler: "Acılarımızı Paylaşıyoruz"

İkizler Çayevi’ne gelen müşteriler, burada sadece bir çay içmediklerini, aynı zamanda benzer acıları paylaşan insanlarla sohbet ederek teselli bulduklarını anlatıyor:

"Deprem her eve bir ateş düşürdü. Hepimizin kayıpları var ama burada otururken bizim gibi hüzünlü insanları görüyoruz. Onların hikâyelerini dinleyip, acılarla demlenmiş çayımızı içiyoruz. Bu çayevi, kaybettiklerimizi unutmamak ve dayanışmayı sürdürmek için bizim için önemli bir yer oldu," diyor müşterilerden biri.

Depremzedelerin buluştuğu, yaslarını paylaştıkları ve birbirlerine güç verdikleri bu mekân, sadece bir çayevi olmanın ötesinde, toplumsal hafızanın canlı tutulduğu bir anı alanına dönüşmüş durumda.

Kaynak : PHA

Kaynak: rss