ADIYAMAN (PHA) - Gülbahar SÜNGÜ- Adıyaman Barosu Başkanı Av. Bilal Doğan, Türkiye Barolar Birliği Başkan Yardımcısı Av. Ercan Demir ve Adıyaman Barosu'na bağlı avukatlarla birlikte 6 Şubat depreminin ikinci yıl dönümünde Adıyaman Adliyesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Basın açıklamasında depremin acılarının unutulmadığını ve sorumluların hesap vermesi gerektiğini vurgulayan Doğan, “Sevdiklerimizin istatistiklerini tutmak değil, isimlerini ve hatıralarını yaşatmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Bilal Doğan, açıklamasında depremin etkilerini şu sözlerle anlattı:
"Tam iki yıl önce bu saatlerde evlerimizde, yataklarımızda; sevdiklerimizin yanımızda olduğunu bilmenin huzuruyla uyuyorduk. Saat 04.17’de o hiç bitmeyen 65 saniye yaşandı. 65 saniye içinde sevdiklerimizi, ailelerimizi, komşularımızı kaybettik. Evlerimizi, iş yerlerimizi kaybettik. Sokaklarında büyüdüğümüz şehirlerimizi ve hatıralarımızı kaybettik."
“Depremin Gerçek Merkez Üssü Kalplerimizdir”
Depremin resmî kayıtlarda Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olarak geçtiğini hatırlatan Doğan, asıl depremin insanların hayatlarında ve kalplerinde gerçekleştiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Zamanla kapanacağı söylenen yaralarımız ilk günkü gibi derin ve açık, acılarımız ise ilk günkü gibi taze... 6 Şubat’ta yalnızca fay hattı kırılmadı, âdeta zamanda bir kriz yaşandı ve artık her birimiz başka, farklı bir hayat yaşıyoruz."
“Bizler Sevdiklerimizin İstatistiklerini Tutmak İstemiyoruz”
Depremin ardından yapılan açıklamalarda vefat eden yurttaşların ve yaralıların sayılarla ifade edilmesine tepki gösteren Doğan, kayıpların bir rakamdan ibaret olmadığını belirterek şöyle konuştu:
"Yaşananların dehşetini anlatmak için sayıların büyüklüğüne sığınmak istemiyoruz. Resmî açıklamalara göre aralarında 122 meslektaşımızın da olduğu 50 binin üzerinde yurttaşımız hayatını kaybetti, 100 binin üzerinde yaralımız var demek istemiyoruz. Çünkü sevdiklerimizin istatistiklerini tutmak değil, isimlerini ve hatıralarını yaşatmak istiyoruz."
"İnsanlarımız şehirlerinde tekrar insan onuruna yaraşır yaşam standartlarına kavuşsun istiyoruz. Sorumluların tamamı yargı önünde hesap versin, bu acılar bir daha yaşanmasın istiyoruz. Yakınları aradan geçen iki seneye rağmen bulunamayan ailelerin sesi duyulsun, en azından bir mezar yerine sahip olsunlar istiyoruz. Kaybedilen uzuvların, bir ömür boyu taşınacak yaraların üzerinin ortalamaya yuvarlanmış bir sayıyla kapatılmasını istemiyoruz."
“Kaybettiğimiz Avukatlarımızı Unutmadık”
Adıyaman Barosu olarak depremde yaşamını yitiren meslektaşlarını unutmadıklarını vurgulayan Bilal Doğan, hayatını kaybeden ve hala bulunamayan avukatların isimlerini anarak şunları söyledi:
Hayatını kaybeden avukatlar:
Av. Betül Temel
Av. Elif Fırat
Av. Hilal Korkmaz
Av. Hüseyin Oğuzhan Kılınç
Av. Mehmet Nedim Taylan
Av. Merve Malgir
Av. Hasan Beşir Konukçu
Stj. Av. Melek Bozbıyık
Stj. Av. Dilan Aktoprak
Stj. Av. Abuzer Eren
Stj. Av. Dilan Çetin
Stj. Av. Şükrü Coşkun
Stj. Av. Fatih Sarıgülü
Hâlâ ulaşılamayan avukat:
Av. Halil Aktoprak
"Sevdiklerimizin sesleri, çığlıkları yıkıntıların arasından yükselirken enkazların başında yaşadığımız çaresizliği unutmadık. İnsanlar cenazelerini tırnaklarıyla çıkardılar ve buna rağmen durmadılar. Yaşananları unutmadık ama dayanışmayı da unutmadık."
“Adaletin Gerçekleşmesi İçin Mücadeleye Devam Edeceğiz”
Deprem sonrası adaletin sağlanması ve şehirlerin yeniden inşası için mücadelelerini sürdüreceklerini belirten Doğan, şu talepleri dile getirdi:
Deprem yargılamalarında tüm sorumluların ortaya çıkarılmasını ve en ağır yaptırımların uygulanmasını
Yakınlarını hâlâ bulamayan ailelerin sesinin duyulmasını
Enkazların insan sağlığına zarar verilmeden ve çevreye zarar vermeden kaldırılmasını
Yeniden inşa edilecek şehirlerin, tarihi ve kültürel dokuya uygun şekilde yapılmasını
Barolar, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının sürece demokratik katılımının sağlanmasını
Yeni yapılacak konutların rant mekanizmasına kurban edilmemesini, barınma hakkının esas alınmasını
Depremzedelerin mağduriyetlerinin hızla giderilmesini
"İki yıldır nasıl inatla, inançla ve birbirimize umut vererek dayanışma gösterdiysek, taleplerimizin de aynı şekilde hep birlikte takipçisi olacağız. Ne kadar uzun sürerse sürsün; adalet sağlanana ve şehirlerimiz yeniden inşa edilene kadar buradayız, hep birlikteyiz!" ifadeleriyle açıklamasını sonlandırdı.
Kaynak : PHA